Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Bloom Taksonomisi Hakkında
www.arsivbelge.com
Bloom Taksonomisi Hakkında dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Bloom Taksonomisi Hakkında başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Bloom Taksonomisi Hakkında Bilgi

1956 yılında Profesör Benjamin Bloom’un "Eğitsel Hedeflerin Taksonomisi" olarak açıkladığı çalışma ile uzun yıllar eğitim sisteminde öğrencilerin algı ve öğrenme yapılarını geliştirerek üst düzeye çıkarılmak üzere yararlanılmıştır.

Bloom öncelikle her öğrencinin algı yapısının farklı olduğunu bilerek okul, kurs gibi toplu eğitim verilen yerlerde bu farklılığın etkilerini en aza düşürmek ve bunu çocuk, aile, toplum için faydalı hale getirmek üzere çalışmalara başlamıştır. Bloom modelini oluşturan temel şey; öğrenciye etki eden kişisel algılama farklılıklarını kontrol altında tutarak öğretimin niteliğinin kontrol edilebilmesidir.
 
Hedeflerin yatay boyutunu oluşturur. Eğitim öğretimde hedefler basitten karmaşığa kolaydan zora ve bilinenden bilinmeyene birbirinin önkoşulu olacak şekilde aşamalı (taksonomik) olarak sıralanır. Taksonomi tasnif ederek dağıtma, sınıflandırma demektir. Öğretim amaçlarının bu anlamda en uygun sınıflandırması BLOOM tarafından yapılmıştır. BLOOM’un sınıflamasının temel özelliği öğretmene; “öğretim sonunda öğrencide ne tür değişiklik olacaktır?” sorusuna cevap bulmada yardımcı olmasıdır.
 
Bu model ek çaba ve zaman ile her öğrencinin verilmek istenilen bilgiye ulaşmasının mümkün olduğunu göstermektedir. Bunun içinde 3 temel değişken vardır; öğrenci nitelikleri, öğretim hizmetinin niteliği, öğrenme ürünleri.
 
Öğretim programı hedeflerinin aşamalı sınıflaması üç alanda yapılmaktadır.
 
1) Bilişsel Alan (Kognitif)
2) Duyuşsal Alan (Efektif)
3) Devinimsel Alan (Psikomotor)
 

Bilişsel Alan

Bu yöntem ile düşünceye dayalı eğitsel hedefler sınıflandırılır. Öğrenilmiş davranışlardan zihinsel yönü ağır basanların kodlandığı alandır. Bu alan; bilginin edinilmesi ve uygulanması ile ilgilidir. Bireyin zihinsel süreçlerle ilgili olarak okuduğunu anlaması, problem çözmesi, kavram bilgisi gibi özellikleri kapsar. Bilişsel alan Bloom’un sınıflandırma yöntemi olarak da bilinir ve bir çocuğun düşünce seviyesini ortaya koyan davranışı içerir. Bu alanın en düşük düşünce seviyesinden en yükseğe doğru altı düzeyi vardır ve bu düzeyler şu şekilde sıralanır:

Bilgi: (En Düşük Seviye) aktarma, belli bir parça aktarma,
Yorumlama: açıklama, bildirme, yeniden kelimelere dökme,
Uygulama: kullanım, gösteri, deneme,
Analiz: inceleme, araştırma, deney,
Sentez: oluşturma, tasarım, öngörme
Değerlendirme: (En üst düzey) hüküm verme, oranlama, destekleme davranışlarıdır.

Bloom’un sınıflama yöntemi en düşük düzeyde bilgiyle en karmaşık yüksek düzey olan değerlendirme arasındaki düzeyleri sınıflandırmasının yanı sıra en yüksek düzeyde düşünmenin ancak en alt düzeyde düşünme ile olması gerektiğini vurgular. Örneğin gerekli bilgiler bilgi düzeyinde bilinmiyorsa bu bilgilerin yorum safhasını oluşturmak oldukça güçtür. Bunun yanında çocukların yüksek düzeyde sentezleme yapmaları onların bilgi, yorumlama, uygulama, analiz düzeylerini başarmalarına bağlıdır. Genelde üst düzeyden başlama etkili bir yok değildir.

Duyuşsal Alan

İnsanın duygularını içeren davranışları ifade eden yöntemdir. Bu alanı değerlendirirken hislerin, tavırların, motivasyon ve heyecan gibi duygusal halleri içerdiğini bilmeliyiz. Daha geniş bir deyişle; insana kazandırılmak istenen duygular, tercihler, değerler, ahlaki kurallar, istek ve arzular, güdüler, yönelimler duyuşsal alanın kapsamına girer. Kişi belli nesne ya da olgulara karşı sürekli ilgi gösterebilir. Onlara karşı kararlı bir tutumu vardır ve değerler sistemi geliştirir.

Bu alanın sınıflandırılma aşamaları şöyledir:

- Alma
- Olguya cevap vermek
- Değerlendirmek
- Organizasyon
- Karakterize etmek 

Duyuşsal davranış eğitimde oldukça önemli bir yer tutar. Çünkü devlet eliyle yürütülen eğitim devletin devamını sağlayacak nitelikte etkin vatandaş yetiştirme amacındadır. Eğitimi duyuşsal eğitime yönelten etkenlere bakacak olursak:

Herkesin farklı ihtiyaç ve yetenekleri vardır. Bu yüzden herkes için faydalı bilgi anlayışı farklıdır. Bu nedenle eğitim bireyselleşmek zorundadır, çünkü hiç kimse ihtiyaç duymadığı şeyi öğrenmeye zorlanamaz.
Okul en kolay, en hızlı ve en yararlı en etkili şekilde nasıl öğrenilebileceğini öğretmeyi üstlenmelidir. Bilgi çağında, okul bilgiyi değil, bilgiyi sevmeyi öğretmelidir.bu hedeflere ulaşabilmenin yolu da duyuşsal eğitimdir.

Duyuşsal eğitim;öğrencinin duygu ve ihtiyaçlarını rahatça anlatmasını, kendisine ve başkalarına saygılı davranmasını ve kendini denetleme hedeflerini gerçekleştirmesini sağlamaya çalışır. Sosyal bilgiler programının amaçları incelendiğinde duyuşsal öğrenmenin önemli bir yer tuttuğu görülür.

Başkalarına karşı hoşgörülü olma, birlikte çalışmaktan zevk alma, vatanını milletini ailesini arkadaşlarını sevme, büyüklerine karşı saygılı olma gibi davranışlar sosyal bilgiler derslerinde öğrencilere kazandırılmak istenen hedef davranışlar arasındadır.

Okulun ilk yılları çocukların tutum ve inançlarının geliştiği en önemli dönemdir. Araştırmalar on üç yaşına kadar insanda oluşan tutum ve değerlerin bu yaştan sonra değişmesinin oldukça güç olduğunu göstermektedir. Bu nedenle ilköğretim çağı, çocukların kendi değer inanışlarını geliştirilmesi için en kritik dönemdir. Öğrencilerde tutum geliştirmek için öğrencilerin tutum objeleri hakkında bilgilendirilmesi ve bu objelerle ilgili olumlu yaşantılar geçirmesi sağlanmalıdır.Buna bağlı olarak sosyal bilgiler derslerinde kazandırılmak istenen duyuşsal hedefleri demokratik süreçlere değer veren farklı kökenlerden gelen kişilere saygı duyan ve değer veren öğrenciler yaratmak. Örneğin; sosyal bilgiler programında bulunan tarih dersinde çocuk yaşadığı ülkesinin tarihini öğrenirken milletini ve ülkesini sever, geçmişine karşı olumlu tutum geliştirir ve geçmişiyle gurur duyar. Yine coğrafya dersinde sağlanan bilgilerle öğrenci, yaşadığı bölgeyi tanır; buralardaki deniz nehir göl gibi coğrafi yapıların önemini kavrar ve onları korur. Ayrıca harita kullanımını öğrenerek daha önce görmediği yerleri gidip gezebilir, hiç görmediği bir ülkenin ekonomik faaliyetlerini, jeopolitik önemini kavrayabilir.

Psikomotor Alan

Psikomotor alan; devinimsel, devinişsel alan olarak da adlandırılır. Psikomotor Alan duyu organları zihin ve kasların birlikte çalışması sonucu ortaya çıkan davranışları içerir. Psikomotor davranışlar zihin ve kasların ortak çalışması sonucu ortaya çıkan davranışlardır. Yürümek, konuşmak, yazmak gibi günlük hayatımızda sürekli kullandığımız beceriler; dans etmek, gitar çalmak, futbol oynamak gibi uzmanlık gerektiren beceriler de psikomotor becerilerdir.

Psikomor alanda yer alan beceriler ise şunlardır:

- Algı
- Yerleştirmek
- Güdümlü yanıt
- Mekanizma.
- Karmaşık açık cevap
- İcat etme

Eğitimde ise örneğin, ilköğretimin ilk sınıflarında hedef alınan kalem tutma, parmak kaldırarak söz istediğini belli etme, kitabı belli bir uzaklıktan okuma gibi davranışlar psikomotor alanın kapsamı içindedir. Hatırlarsanız eğitim hayatımızın daha başlarında yıllar önce o yıllardaki öğretmenlerimiz bizlere “kalemi elinize alın şu şekilde sağdan sola doğru bir ‘O’ çizin” demişlerdir. İşte daha o yıllarda öğretmenlerimiz psikomotor becerilerimizi geliştirme yolunda bizlere talimat veriyordu. Açıklamak gerekirse öğretmenlerimizin burada bizden yapılmasını istediği psikomotor beceri kalemi doğru ve rahat bir şekilde tutarak satır aralarına zihinsel ve kas koordinasyonu ile istenilen harfi istenilen şekilde çizmekti.

Okullardaki beden eğitimi, resim, müzik, işteknik, yazı, derslerinde öğrencilere kazandırılmak istenen davranışların bir çoğu psikomotor becerilerdir. Sosyal Bilgiler dersinde ise “harita, kroki, plan çizmek; vaka incelemesi yapmak” gibi davranışlar da zihin ve kas koordinasyonu -psikomotor beceri- gerektirir.

Günümüzde Bloom'un Taksonomisi

Günümüzde Bloomun Taksonomisi revize edilerek daha işler bir hale getirildi. Taksonominin ortaya çıkış yılı olan 1956 yılından bugüne her alanda pek çok değişiklik ve yenilik gerçekleşti. Bu değişim ve yeniliklerin “eğitim” kavramını etkilemesi de kaçınılmazdı. Bugün eğitimciler “öğretme ve öğrenmenin” düşünmekten daha fazlasını içerdiği kabul ediyor. Bloom Taksonomisi; üst düzey bilişsel bilgileri tam olarak ifade edememesi, güncel bazı meselelerin taksonomi ile bağdaştırılamaması ve değerlendirme basamağında ortaya çıkan güçlükler gibi nedenlerden ötürü Anderson ve Krathwohl önderliğinde bir çalışma grubu tarafından revize edildi ve günün ihtiyaçlarına cevap veren bir hale getirildi.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Yenilenmiş Bloom Taksonomisi(5424)

Orlando Bloom Kimdir?(5372)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!