Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

İkta - Tımar Sistemi Hakkında
www.arsivbelge.com
İkta - Tımar Sistemi Hakkında dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
İkta - Tımar Sistemi Hakkında başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

İkta sistemi nedir?

İkta sistemi, İslam devletlerinde bir kişinin mülkiyetinde olmayıp, mülkiyeti devlete, kullanım hakkı ikta sahibi denilen şahıslara ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkana hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi olarak tanımlanır. Büyük Selçuklular ve Anadolu Selçuklularında uygulanmış daha sonra Osmanlı devletinde tımar sistemiolarak devam etmiştirikta sistemi

İkta sisteminin faydaları nelerdir?

1- Bütçeden para ayırmadan asker yetiştirmiş.

2- Ülkedeki otoritenin güçlenmesini,

3- Osmanlı Devleti tarım arazilerinin sürekli işlenmesini sağlamışlardır.

4- Devletin maaş yükü azalmıştır.

5- Toprak gelirleriyle memur maaşları karşılanmış ve iktalarda savaşa hazır askerler yetiştirilmiştir.

6- Üretim kontrol altına alınarak artırılmıştır.

7- Taşrada devlet otoritesi sağlanmıştır.

8- Göçebe Türkmenlerin yerleşik hayata geçmesi sağlanmıştır.

İkta sistemi usulüyle verilen topraklar kaça ayrılır?

İkta sistemi usulüyle verilen topraklar üçe ayrılır bunlar:

1- Has: Has topraklarının geliri doğrudan Sultan ailesine veriliyordu.

2- İkta: İkta sahipleri ise toprağı işleme karşılığında belirli sayıda asker besliyor ve savaş zamanında orduya katılıyorlardı.

3- Haraci: Haraci toprakları geliri de doğrudan devlet hazinesine aktarılıyordu.

Tımar türleri

Sıradan bir tımarın yıllık tarımsal geliri 20.000 akçeden azdı. Bu tür tımarları "tasarruf" eden sipahiler harp durumunda Osmanlı kuvvetlerine bir atlı asker ile birlikte katılırlardı.

Has: Geliri 100.000 akçeden fazla olan dirliklerdir. Padişaha, hanedan üyelerine, veziriazama, beylerbeyine, sancak beyleri ve üst düzey devlet görevlilerine verilirdi.

Zeamet: Gelirleri 100.000 ile 20.000 arasında olan dirliklerdir. Eyalet merkezlerinde oturan üst düzey yöneticilere (hazine ve tımar defterdarlarına, sancaklardaki alay beylerine, kale dizdarlarına, divan katiplerine vs.) verilirdi.

Tımar: Senelik geliri 20.000 ile 3.000 akçe arasında olan dirliklerdir. Osmanlı Devlet'ine hizmeti olan bir bölüm asker ve memurlara verilir. Sipahi askerleri tımar beyine bağlı beyler aynı zamanda tahrir görevi de yaptıklarından yazıcı denirdi.

Osmanlı'da tımar sisteminin uygulandığı bölgeler

Tımarların en yoğun olduğu coğrafya, Osmanlı İmparatorluğu'nun çekirdek eyaletlerini teşkil eden Tuna Nehri'nin güneyi olan Rumeli bölgesi, Bosna, Tesalya, Mora, Trakya, Batı ve Orta Anadolu bölgeleri olmuştur. Doğu ve Güneydoğu Anadolu sahalarında, Halep ve Şam eyaletlerinde tımarlar daha seyrek olup, Irak, Arabistan, Mısır ve garp Ocaklarında ise çok istisnaidir.

Tımar sisteminin faydaları

Tımarlar, 15. ve 16. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu'nun tarımsal üretim düzeniyle süvariye dayalı sipahi askeri gücünü ve merkezi otoritenin taşradaki egemenliğini sentezlemeyi başarmış bir askeri-idari-iktisadi birimdi. Tımarda üreticilik yapan reaya ve yöneticilik yapan sipahi, savaş zamanında kısa sürede bir atlı askere ve alt rütbeli bir subaya dönüşmekteydiler. Söz konusu birim, atlı süvarilerin Osmanlı ordusu açısından önemi devam ettiği nispette canlılığını sürdürmüştür. Tımar, ateşli silahların ve para ekonomisinin çok sınırlı olduğu çağlarda etkin bir idari üniteydi. Tımar birlikleri ateşli silah kullanmazlar; ok, yay ve mızrakla savaşırlardı. Devlet tarım arazilerinden vergi toplamak zorunda kalmamış, vergi doğrudan asker yetiştirilmesi için kullanılmıştır. Devlet, üretimi kontrol altına almış ve üretimde devamlılığı sağlamıştır.

Tımarların önemini yitirmesi

Avrupa'da ateşli silahların 16. yüzyıl boyunca yaygınlaşması Avusturya cephesinde atlı süvarilerin ve sipahilerin savaş gücünü azaltmıştı. Bu durum ateşli silahlarla eskiden beri donanmış olan Yeniçerilerin önemini arttırdı. Yeniçeriler maaşlarını doğrudan doğruya hazineden nakit para (ulufe) biçiminde almaktaydılar. Yeniçerileri birlikleri sayısının büyümesi Osmanlı maliyesinde nakit para ihtiyacını artırdı. Nakit gereksinimini hızlı bir biçimde karşılamanın başlıca yolu vergilerin iltizam yöntemiyle toplanmasıydı. Sözü geçen yöntemin 16. yüzyıl sonlarında başat hale gelmesiyle tımarların gerek askeri, gerekse ekonomik anlamda belirleyici bir önemleri kalmamıştır. Tımarlar bundan sonra varlıklarını bir kalıntı kurum olarak 19. yüzyılın başlarına değin sürdürecektir. Tımar sistemi Tanzimat Fermanıyla 1839 yılında kaldırılmıştır.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Osmanlı Devletinde Toprak Sistemi(5386)

Osmanlı Taşra Teşkilatı(5359)

Tımar Sistemi(5358)

Devşirme Sistemi(5357)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!