Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Tüm Balık Çeşitleri
www.arsivbelge.com
Tüm Balık Çeşitleri dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Yazı Girişi: Balıkların birçok çeşidi vardır. Bunlar: ACIBALIK (Rhodeus seiceus amarus): Trakya, Marmara ve Karadeniz’de ağır akışlı akarsular veya göllerde yaşar. Bitkiler ve küçük hayvancıklarla beslenir. Ortalama 5-6, en çok 9 santimetreye kadar büyür. Üreme devresi nisan-haziran arasıdır. AFANGUS (Aphanius fasciatus): Ege ve Akdeniz’in sahillerine akan içsularda yaşar. Çeşitli türleri ülkemizde yaygındır. Nehirlerin yavaş akıntılı veya durgun bölümlerinde yuvalanır. Boylan 5-6 santimetre olur. Acı ve tuzlu sulara da uyum gösterir. Kabuklular ve özellikle su yüzeyindeki sinek-böcek larvalarıyla beslenir. Yazının Tamamı aşağıdadır!

Tüm Balık Çeşitleri

ACIBALIK (Rhodeus seiceus amarus)
Trakya, Marmara ve Karadeniz’de ağır akışlı akarsular veya göllerde yaşar. Bitkiler ve küçük hayvancıklarla beslenir. Ortalama 5-6, en çok 9 santimetreye kadar büyür. Üreme devresi nisan-haziran arasıdır. Dişisi uzun hortumuyla yumurtalarını bir midyenin içine ustaca bırakır. Erkek de spermlerini midyenin açılıp-kapanarak emdiği suya bırakarak yumurtaları döller. 2-3 haftada olgunlaşan yavrular, midyeyi terkeder. Böylece küçük cüsselerine rağmen emniyetli üreme tamamlanır.

AFANGUS (Aphanius fasciatus)
Ege ve Akdeniz’in sahillerine akan içsularda yaşar. Çeşitli türleri ülkemizde yaygındır. Nehirlerin yavaş akıntılı veya durgun bölümlerinde yuvalanır. Boylan 5-6 santimetre olur. Acı ve tuzlu sulara da uyum gösterir. Kabuklular ve özellikle su yüzeyindeki sinek-böcek larvalarıyla beslenir. Bahar aylarında üremelerini yapıp, yumurtalarını su bitkilerinin üzerine bırakır. Akvaryum balığı olarak da yetiştirilir.
AKYA (Lichia amia)
Kuzu, çıplak, leka ve iskender balığı olarak da anılır. Genelde 50-100 santimetre en çok 180 santimetre ve 60 kilogram ağırlıkta olabilir. Yumuşakçalar, kabuklular ve küçük balıklarla beslenerek, dipte kıyılara yakın küçük sürüler halinde dolaşır. Canavar balıklardandır, çevresindeki balıkları yok edercesine yer. Geçmişte çok avlanılması nedeniyle neslinin tükenme tehlikesi vardır. Korunması gerekir.

ANKARA ÇAMURBALIĞI (Neomacheilus angorae)
Orta ve Doğu Anadolu’nun göl ve akarsularının çamurlu, kumlu ve sazlı zeminlerinde yayılış gösterir. Zeminlerden emdiği çamurlardan, küçük hayvanlar, böcekler ve larvaları seçerek besinlenir. İsmi de ordan gelir. 6-7 santimetreye kadar büyüyebilir. Çok sığ suların yüksek ısısına dayanabilir. Mayıs-haziran arasında yapışkan yumurtalarını kıyıların kumluk ve çakıllarına bırakır. Doğa dengesini korur.


AY BALIĞI (Mola mola)
Pervane balığı da denir. Okyanuslar ve Akdeniz’in açıklarında uzun göçler yapmadan, bazen derinlerde, bazen de su yüzeyinde yan yatarak dolaşır. İyi yüzemeyen, hareketsiz bir balıktır. Deniz anaları, ahtapot, mürekkep balığı ve diğer balıklarla beslenir. 2.5-3 metre boydan 1,500 kilogram ağırlığa erişip 20-25 yıl yaşayabilir. Bahardan yaz sonlarına kadar 300 milyona varan yumurta döker. Bu yumurtaların çoğu diğer balıklara yem olur. Eti lezzetsiz ve kötü kokulu olduğu için insan besini yönü ve ekonomik değeri yoktur.


AYNALI SAZAN (Cypnnus carpio)
Pullu sazanın çıplak-çizgili ve aynalı sazan olarak adlandırılan yan türlerinin üretime en elverişli olanıdır. Kolay ürediği için çeşitli yörelerde ve özellikle baraj göllerinde üretimi yapılmaktadır. Yaşam öyküsü pullu sazan gibidir. Ekonomik değeri çok yüksektir. Çeşitli ülkelerde yılda 200,000 ton sazan üretimi yapılmaktadır


BAKALYARO (Merlangius merlangus)
Mezgit ve gelincikle aynı türdendir. Karadeniz’de yaygın, Ege’de az bulunur. Genelde 15-20, en çok 45-50 santimetre boyunda olur. Sahillerin 3-4 metreye kadar derinliklerindeki sığların kumlu, çakıllı ve yosunlu diplerinde, fazla göçler yapmadan yaşar. Balık yumurtaları, küçük balıklar ve karides gibi canlılarla beslenir. Üremelerini şubat-mayıs arasında, sahillere yakın yerlerde yapar. Mezgitle eş, beyaz ve lezzetli etiyle ekonomik değeri yüksektir.

 

BARBUNYA (Mullus barbatus)
Sıcak ve ılık denizlerin kumlu, çamurlu sahillerinde 300 metreye varan derinliklerinde sürüler halinde yaşar. Ortalama 12-15 santimetreden en çok 40 santimetreye kadar büyür. Suyun ısı şartlarına göre derinlerden sahile, mevsimsel göçler yapar. 10 yıl yaşayabilir. Nisan-haziran arası 15-100,000 yumurta döker. Etinin lezzeti ve bol avanılmasıyla ekonomik değeri yüksektir.


BERBER BALIĞI ( Anthias anthias )
Hani ailesinden bir balıktır. Sıcak ve ılıman denizlerin kayalık, çakıl ve bazen çamurlu bölgelerinde ve 50-300 metre derinliklerde yaşayan berber balığı, 25 santimetre uzunluğa erişebilir. Az bulunduğu için fazla ekonomik değeri yoktur. Denizlere renk güzelliği verir. Üremeleri diğer hani cinsi balıklar gibidir.

 

BERLAM (Merluccius merluccius)
Ilık denizlerin orta sularında yaşar. Ege, Marmara ve Akdeniz’de yaygın, Karadeniz’de seyrek bulunur. Gündüzleri 80-300 metreye varan derin sularda, gezinip geceleri avlanmak için kıyılara ve yüzeye yaklaşır. Kolyoz, çaça, hamsi ve benzeri küçük balıklarla beslenir. En çok 80-100 santimetre boy ve 10 kilogram ağırlığa erişebilir. Mayıstan ağustosa kadar sahillere yakın yerlerde üremelerini yapar. Etinin lezzet ve kalitesi mezgitle eştir. Taze olarak her mevsimde yendiği için ekonomik değeri yüksektir.

BIYIKLI BALIK (Barbus barbus)
Genelde 30-50 santimetre uzunlukta ve 0.5-2 kilogram, en çok 3 kilogram ağırlıkta olur. Büyüklerine seyrek rastlanır. Oksijeni bol, hızlı akan nehirlerin berrak kum tabanlı bölümlerinde yaşar. Ülkemizin çeşitli yörelerinde türleri bulunur. Mayıs-haziran arasında üreme yapar ve 5,000-30,000 yumurta döker. Bu devresinde yumurtaları zehirlidir. Eti fazla değerli olmamakla beraber avcılığı yönünden değerli bir balıktır.

BODUR YAYIN (lctalurus melas)
Güneydoğu’daki akarsu ve göllerin kumlu, çamurlu zeminlerinde yaşayan, 20-30, en çok 45 santimetre boy ve 100-500 gram ağırlıkta olabilen bir yayın türüdür. Oldukça obur bir bahktır. Omurgasızlar, küçükbalıklar, balık larvaları ve kurbağalar da dahil ne bulursa yer. Suların ısı şartlarına göre nisan-haziran arasında kumların içine yuva yapan dişi, yumurtalarını dökerek bunların oluşmasını bekler. Kılçıksız eti çok lezzetlidir. Ancak ekonomik değeri bölgeseldir.

BÜYÜKBAŞ KAYABALIĞI (Gobius (Ponücola) kessleri)
Trakya ve Karadeniz Kıyılarına akan nehirlerde yaygındır. Boyları 12-18, en çok 22 santimetre olur. Acı suların taşlık veya sert kumlu zeminlerinde dolaşıp, nehirlerin içlerine girer. Yuva edindiği bölgeye çok bağlıdır, buraya zorla gelen balıklara saldırgan olur. Küçük kabuklular, balıklar ve yumuşakçalarla beslenir. Nisan-mayıs arası, dişiler yumurtalarını ince ipliklerle kumsallara yapıştırır.Erkekler de gözcülük eder. Eti lezzetli ve sağlığa yararlıdır. Ekonomik değeri bölgeseldir.

CAMGÖZ KÖPEKBALIĞI (Galeorhinusgaleus)
Sıcak ve ılık denizlerin 100 metrenin altındaki serin sularında tek başırıa yaşayan, boylan 4-5 metreden 10-15 metreye ulaşan, omurgasızlar (mürekkep balığı, ahtapot, medusalar) ve sürü halindeki küçük balıklan yiyerek beslenen bir köpek balığı türüdür. Sıcak yaz günlerinde ağır hareketlerle su yüzeyinde yüzer. Rahatsız edilmezse saldırgan değildir. Açık denizlerde erkek tarafindan döllenen dişiler, 8-14 arası canlı yavru doğurur. Başka ülkelerde yenilmesine rağmen yakalananlar, ülkemizde balık unu üretiminde kullanılır.

ÇAÇA (Sprattus sprattus)
Sardalya-tirsi ailesindendir. Boyu 6-8 santimetre, Karadeniz’in batısında 13-15 santimetre olanlarına da rastlanır. Besinleri planktonlar ve balık yavrularıdır. Sürüler halinde yaşar. Mayıs-haziran arasında üreme yapar. Eti fazla lezzetli değildir. Bu nedenle özel avcılığı yapılmaz. Buna karşın denizlerde ekonomik değeri çök yüksek olan uskumru, palamut, torik gibi bahklar için yem değeri vardır. Kuzey Avmpa Ülkelerinde konservesi çeşitli isimlerle pazarlanır.

ÇAMUKA (Atherina hepsetus)
Gümüş türündendir. Fazla derin olmayan sahillerin sıcak ve ılıman sulannda, kumlu veya çakıllı bölgelerde sürüler halinde ve balık yavruları, kabuklular ve yumuşakçalarla beslenerek yaşar. Suyun tuzluluk oranı ve oksijen değerine uyum gösterir. Bu nedenle göllerde bile yaşayabilir. Boyu 10-12, en çok 16-18 santimetre olabilir. Suların bölgesel sıcaklığına göre nisan-eylül arasında ürer. Beyaz ve çok lezzetli etiyle ekonomik değeri yüksektir.

ÇAPAK BALIĞI (Abramis brama)
Marmara ve Karadeniz’in akarsu ve göllerinde, bazı türleri de Ankara ve Kırşehir’de yaşar. Boyları ortalama 30-40 santimetreden 70 santimetre ve 3 kilogramdan 6 kilograma ulaşabilir. Kurtlar, böcekler ve yosunlarla beslenir. 10 yıl yaşayabilir. mayıs-haziran arası yaklaşık 100,000 yumurta ile üreme yapar. 1 kilogramın üstündekilerin eti lezzetlidir; küçükleri ise yem veya av bahğı olarak değerlidir.

ÇİPURA (Spanıs aurata)
Ege ve Akdeniz’in bu namlı balığı, Marmara’da seyrek bulunur. Ortalama 25-35 santimetre boy ve 0.5-3 kilogram ağırlıkta, en çok 60 santimetre ve 6 kilogramda olabilir. Etçil bir balıktır. Kuvvetli çenesiyle küçük kabukluları, balıkları ve diğer hayvanları kolayca yer. Yaz devresinde sığlarda, kış aylarında da 35-40 metre derinliklerde yaşar. İki yaşırı üstündekiler daha da derinlere iner. Üremeleri ekim-aralık aylarında olur; 100-150,000 yumurta doker. Eti çok lezzetlidir. Ayrıca üretim kültürüne uygunluğu nedeniyle ekonomik değeri çok yüksektir.

ÇİTARİ (Boops salpa)
Karagöz ailesinden bir balıktır. Sarpan balığı da denir. Boyları 45 santimetre olabilir. Görüntüsü çok güzel fakat eti lezzetsizdir. Bu nedenle fazla ekonomik değer taşımaz. Marmara, Ege ve Akdeniz’de bol, Karadeniz’de seyrek rastlanır. Yaşam karakteri ve üremeleri, karagöz cinsi balıklarda olduğu gibidir.

ÇİZGİLİ MERCAN (Uthognathus mormynıs)
Mırmır balığı da denir. Mercana göre vücudu daha uzundur. Genellikle Akdeniz’de bulunur ve en çok 30 santimetreye kadar büyür. Sığ suların bitkilerle örtülü taşlık, kayalık, kumluk bölgelerinde yaşar. Acı su bölgelerine de girer. Biyolojik yaşamı karagöz-mercan gibidir. Etinin lezzetli olmasına rağmen az bulunan ve sadece taze tüketilen bir balıktır.


ÇİZGİLİ ORKİNOS (Katsowonus pelamis)
Karadeniz, Marmara ve Kuzey Ege’ye kadar sularımızda rastlanan orkinos türlerinden biridir. Boyu ortalama 60-100 santimetre olur. Yemlendiği balık sürülerini önüne katarak Karadeniz’e çıkar ve orada sular ısınınca üreme yapar. Bu gidiş-gelişler Karadeniz ve Marmara’daki yerli balıkların doğal dengesini oluşturur. Etinin insan gıdası olarak çeşitli değerlendirilmesi ve avcılık yönüyle aşırı tüketimi, hem orkinos türünü hem de onunla akım sağlayan diğer balık türlerini tehlikeli olarak etkilemektedir.

DAĞ ALABALIĞI (Salmo trutta macrosügma)
Çoruh, Ege ve Konya Ereğlisi çevrelerinde dağ göllerinin soğuk, berrak ve temiz sularında yaşar. Zaman zaman nehirlere de girer. Bilimsel olarak dünyanın son buzul çağında dağ göllerinde kalıp, geliştiği teorisi vardır. Boyu 40-60 santimetreden 1 metreye; ağırlığı da 1-3 kilogramdan 14 kilograma olabilir. 3-4 yaşırıda olgunlaşıp göllerin buzla kaplandığı ekim-ocak aylarında yumurtalarını çakıllara bırakır. Dişileri yaklaşık 3,500 yumurta bırakır. Çok lezzetli etinin yanısıra sertlik ve çevikliği ile avcılığı da değerlidir.

DENİZ ALASI (Salmo trutta Iabrax)
Karadeniz alabalığı, som balığı olarak da tanınır. Somon balığı ile hem arkabalığı, hem de benzerliği vardır. Bir türü de Akdeniz’de yaşar. Genelde 50-80 santimetre boy ve 3-7 kilogram ağırlıktan, en çok 100 santimetre ve 25 kilograma erişenlerine rastlanır. Ömrünun bir kısmını denizde geçirdikten sonra üremek için nehirlere girer. Ağırlığına oranla 2,000-16,000 yumurta döker. Kuvvetli çenesi olan yırtıcı bir balıktır. Küçük balıklar ve kabuklularla beslenir. Eti çok lezzetli olduğu gibi, yumurtasından da kırmızı havyar elde edilir. Ekonomik değeri çok yüksektir

DERE ALABALIĞI (Salmo trutta fario)
Soğuk, temiz ve hızlı akıntılı nehirlerde çevresine bağlı olarak yaşar. Bölgesine kıskançtır, başka balıkların gelmesini istemez. Boyları 30-40, en çok 60 santimetre ve 0.5-2 kilogram ağırlıkta olabilir. Yumuşakçalar ve yavru balıklarla beslenir. Erkekleri 2, dişileri 3 yaşırıda olgunlaşıp ekim-ocak arasında yumurta bırakır. Zaman zaman akıntılara karşı 1.5-2 metre sıçra¤¤¤¤¤ yüzer. En değerli tatlı su balıklarından biridir. Lezzetli ve yararlı etiyle ekonomik değeri çok yüksektir.

DERE KAYABALIĞI (Gobio gobio)
Ülkemiz akarsularında çeşitli türleri yerine göre adlar alır. 5-6 yılda yavaş büyüyerek 12-20 santimetre boya ulaşır. Fazla hareket etmeden sualtında yatarak ömrünü geçirir. Nisan-haziranda 12 – 18° C sularda haftalık aralıklarla ürer; dişileri 1,000-3,000 yumurta verir. Eti lezzetlidir. Büyük balıkları avlamak için yem olarak da kullanılır.

DERE PİSİSİ (Pleeuronectes Besus)
Nehirlerin denizlere karışan acı su bölgelerinde veya akarsulann daha içerlerinde yaşayan bir pisi türüdür. Akdeniz’de fazla rastlanır. Az akıntılı suların kumsal diplerinde fazla hareket etmeden yaşar. Ortalama 25-30, en çok 50 santimetre boyda olur. Etçil bir balıktır. Bulunduğu bölgenin su ısısına göre değişik olarak şubat-mayıs arasında ürer ve 800,000 yumurta bırakır. Eti çok lezzetli ve ekonomik değeri yüksek bir balıktır.

DİKENCE (Gasterosteus aculeatus)
Denizlerin kıyı kesimlerinde, nehirlerin denize karışan acı su bölgelerinde ve zaman zaman nehirlerde yaşayan küçük bir balıktır. Boyu 7-9 santimetre olup vücudu kalın pullarla kaplıdır. Çeşitli renklerinin güzelliği ve 300-1,000 dolayında yumurtasının erkek balık tarafından bir yuva yapılarak korunması, dikenceyi ilginç bir doğa olayı yapar. Ekonomik bir değeri yoktur.

DİKENLİ KIRLANGIÇ (Aspitriglıa cuculus)
Kırlangıç ailesinin bir türüdür. Sırt ön yüzgeçlerinin sivriliği ve uzunluğu, yan taraflanndaki sert kabuklarla kırlangıçtan aynlır. Ege, Akdeniz ve Marmara’da bulunur. Karadeniz’de rastlanmaz. En çok 45 santimetre boyda olur. Denizlerimizde sayısı kırlangıçtan daha azdır. Genelde 30 metre derinlikte durgun sularda, bazen de 100-250 metre derinliğe inerek yaşar. Eti lezzetlli ve yararlıdır. Ekonomik değeri vardır.

DİKENLİ ÖKSÜZ (Prestedion cataphractum)
İsim benzerliğine karşın kırlangıç ailesinden öksüz ile soydaşhğı yoktur. Marmara, Ege ve Akdeniz sahillerinin 30-400 metreye varan derinliklerin kumlu, çakıllı yosun kaplı zeminlerinde yaşar. Boyları 10-15, en çok 30 santimetre olabilir. Küçüklerine mıcır, büyüklerine çuka denir. Çiftler halinde gezerek yosunlar, otlar, yumuşakçalar ve küçük kabuklularla beslenir. Mayıs-temmuz arası ürer. Eti lezzetlidir fakat çok seyrek bulunur.

DİL BALIĞI (Amogtossus latema)
Denizlerimizde 10 metreden 300-500 metreye kadar derinliklerinde, kumlu, çamurlu veya çakıllı diplerinde fazla hareket etmeden ve uzun göçler yapmadan yaşar. Boyları 20-25 santimetre olur. Dipteki omurgasızlar, küçük balıklar ve böceklerle beslenir. Bahardan itibaren kıyılara sokularak haziran-temmuz arasında üreme yapar. Kış aylarında eti dolgun ve lezzettli olur. Genelde her mevsimde bulunan, ekonomik değeri yüksek olan bir balıktır.


DÜLGER (Zeus faber)
Boyu 50-60 santimetreye ulaşan dülger balığı, geçici balıktır. Mayısta Marmara’dan Karadeniz’e çıkar. Akdeniz, Ege, Marmara ve kısmen de Karadeniz’de yaşayan, kalın pullarla örtülü dülger balığı, etobur bir balıktır. Büyük ağzıyla kendinden küçük pek çok balığı yutarcasına yer. Genelde 60-70 santimetre derinliklerde yaşar. Kış mevsiminden sonra suların ısınmasıyla mayıs ayından başla¤¤¤¤¤ temmuz sonuna kadar üremelerini sürdürür. Dülger balığı, İzmir-Antalya arası yörelerimizde peygamber, dikenli peygamber balığı olarak da tanılır. Eti lezzetli, beyaz ve yararlıdır.

EGREZ BALIĞI (Vimba vmıba)
Kuzey Ege, Marmara, Trakya ve Göller Bölgesi’nde yayılış gösterir. Düz ve ağır akışlı suların, kumluk, çamurlu zeminlerinde yaşar. Boyları 25-35 santimetre en çok 50 santimetre ve 450-500 gram ağırlıkta olur. 3-4 yaşırıda olgunluğa erişip mayıs-haziran arası üreme yapar. Etinin güzelliği ve bolca avlanılmasıyla ekonomik değeri vardır.

ELEKTRİK BALIĞl (Torpedo marmorata)
Bir köpek balığı türüdür. Sıcak ve ılıman denizlerin 100-150 metreye varan diplerinde fazla göç etmeden yaşar. Boyu 150 santimetre olabilir. Genelde avlanmak için veya tehlike halinde 100-220 volta varan, insan için tehlikeli fakat öldürücü olmayan kısa süreli elektrik çarpması yapar. Bahar-yaz aylarında çiftleşerek ürer. Dişileri 14-15 canlı yavru yapar. Eti yenebilir, fakat ülkemizde fazla tüketilmez

EŞKİNA (Scıana umbra)
Sıcak ve ılıman denizlerin 100-150 metre taşlık, kayalık ve mercanlı bölgelerinde yaşar. Bütün denizlerimizde bulunur. Gezgin bir balık değildir. Aynı zamanda taşbalığı ve mavruşgil balığı olarak da tanınır. Bahar sonu, yaz aylarında üreyen eşkina, 30-35 santimetre uzunluk ve 500-600 gram ağırlığa erişir. Beyaz ve çok lezzetli eti ile ekonomik değeri yüksektir.

FANGRİ MERCAN (Sparus pagrus)
Bir mercan türüdür. Ortalama 25-35, en çok 80 santimetre boyda sıcak denizlerde, Güney Ege ve Akdeniz’de yaygın bulunan kabuklular, yumuşakçalar ve küçük balıklarla beslenen etçil bir balıktır. Taşlık ve kayalıkların mağaralı oyuklarında yaşar. Üremesi bahardan ağustosa kadar sürer. Mercan ailesi içinde eti en lezzetli olanlardandır, ancak seyrek bulunduğu için ekonomik değeri bölgeseldir.

FENER (Lophius piscatorius)
Kıyılardan 500 metreye kadar derinlerde yaşayan, boyları 2 metreye erişebilen, bir dip balığıdır. Hareketsiz yatar ve antenleriyle avını kendine çekerek çok büyük ağzıyla kendi büyüklüğündeki balıklan bile yutar. Pulsuz ve çıplak vücudunu kapsayan sıvı, insan cildi için tehlikelidir. Mart-ağustos arası derinlere inerek ürer. 6-7 yaşırıda bir dişi, 1 milyon yumurta verir. Eti beyaz ve çok lezzetlidir. Ekonomik değeri yüksektir. Şeker hastalığı tedavisinde kullanılan ensülin ilacı, ilk kez fener balığı pankreasından elde edilmiştir.

GAMBUSYA (Gambusia affims)
Anayurdu ABD’nin güney bölgelerinden, sivrisinek ve sıtma mücadelesi için ülkemize getirilmiştir. Durgun, sığ ve sıcak sulara çok toleranslıdır. 0′dan +30° C.’ye kadar dayanabilir. Özellikle sivrisinek larvalanyla beslenir. Aynca yosunları ve kabukluları da yer. Erkekleri, 3-5 santimetre dişileri, 6 santimetre olur. Nisan-ekim arasında erkekleri, spermlerini dişinin üreme boşluğuna bırakır; 30 günlük hamilelikten sonra dişi yaklaşık 60 yavru doğurur. Doğa dengesi ve sağlığa yararı ile çok değerlidir.

GELİNCİK (Gaidropsanıs mediterraneus)
Bakalyaro ve mezgitle ayni türdendir. Denizlerimizde birkaç cinsi yaygındır. Sıcak ve ılıman suların taşlık, kayalık diplerinde sahillere yakın yaşar. Balık yavruları ve kabuklularla beslenir. Çevik, yırtıcı ve saldırgandır. Derisi çok kaygandır. Ortalama 20, en çok 40 santimetre boyda olur. Üremesini sonbaharda yapar. Beyaz ve lezzetli etiyle ekonomik değeri olan bir balıktır.

GÖKKUŞAĞI ALABALIK (Salmo gairdneri)
Kuzey Amerika kökenlidir. Yetiştirilmek üzere dünyaya yayılmış, bu arada ülkemize de getirilmiştir. Temiz, oksijeni bol sularda yapay yemler veya küçük balıklarla beslenebilen yetiştirmeye en çok uyum gösteren, tuzlu deniz suyuna da toleransı olan bir alabalık türüdür. Erkekler 2, dişileri 3 yılda olgunlaşıp kilogram /ağırlığına göre yaklaşık 1,000-5,000 yumurta verir. Denizde yetiştirilenleri, daha çabuk büyüme gösterir. Etinin lezzeti ve bol üretimiyle ekonomik değeri çok yüksektir.

GÖL ALABALIĞI (Salmo trutta lacustris)
Kuzeybatı Anadolu, Abant ve 7 Göller Bölgesi’nde yayılış gösterir. Çeşitli türleri vardır. Türüne göre renk, boy ve beslenme farklılıkları gösterir. Genelde temiz, bol oksijenli soğuk sularda fazla gezinmeden; planktonlar, dip hayvanlan ve küçük balıklarla beslenerek yaşar. Boyları ortalama 25-40, yabanlarında 60-70 santimetre olabilir. Eylül-ocak arasında üreme yapar. Yumurtalarını dipteki çakıllara yapıştırır. Üretimi yapılmaz. Eti çok lezzetli, ekonomik değeri bölgeseldir.

GÖRDEK (Ruülus rubilio)
Kızılgöz ailesindendir. Kuzey Ege, Marmara ve Trakya’da fazla hareketli olmayan akarsuların zengin bitkili kıyı bölgelerinde yaşar. Kış aylarını daha derince sularda geçirir. Kurtlar, böcekler, kabuklular ve böcek-sinek larvalarıyla beslenir. Boyu 15-20, en çok 25 santimetre olur. Nisan-mayıs arası ürettiği yumurtalarını bitkilerin arasına bırakır. Besin yönüyle değersizdir, fakat av yemi olarak değerlendirilir.

GÜMÜŞ (Atherma boyeri)
Denizlerimizde yaygın olan Gümüş’ün Sapanca, İznik ve Köyceğiz Göllerinde yaşayan bir türüdür. Sıcak sularda, böcek larvaları ve sualtı hayvancıklarıyla beslenerek yaşar. Mayıs-eylül arasındaki üreme devresinde yaklaşık 600 yapışkan yumurtasını; kumlu, çakıllı zeminlere bırakır. Su yüzeyine yakın, sürü halinde dolaşırken su kuşlarına yem olur. Eti yenebilir. Daha çok balık üreticiliğinde yem veya balık unu endüstrisinde değerlenir.

GÜMÜŞ HAVUZBALIĞI (Carassius auratus gibelio)
Trakya ve Doğu Karadeniz’in yumuşak zeminli, bol bitkili akarsularında yayılış gösteren bir carrasius türüdür. Büyümesi daha hızlı olup 3-4 yaşırıda 15-20 santimetreye erişir. Daha büyüklerine de rastlanır. Mayıs-haziran arası 160-380,000 yumurta döker. Bazı hallerde bu yumurtaları, sazan veya diğer havuz balıklarının döllediği de olur. Eti yenebilir. Havuz veya akvaryumlarda süs balığı olarak yaşatılır.

GÜMÜŞ SAZAN (Hypophtalmichthys molitmc)
Diğer sazan türleri gibi Güneydoğu Asya kökenli bir balıktır. Ortalama 100-120 santimetre boy ve 20 kilogram ağırlığa erişirler. Fido planktonlarla beslenir. 3 yaşırıda cinsel olgunluğa erişip, 20 – 22° C.’de ve üstündeki sularda kilogram ağırlığına oranla 140,000 yumurta verir. Yağsız ve lezzetli eti, Çin’de değerli bir yiyecektir. Bu nedenle ülkemize de getirtilerek araştırma enstitülerinde yaşam uygulama ve üretme şartları incelenmektedir.

GÜNEŞ (Coris julis)
Bu balık da lapin ailesindendir ve aynı yaşam karakterini gösterir. Boyları ortalama 20 santimetre olur. Gövdesini çevreleyen renklerin güzelliği ile denizlere güzellik katarlar. Nisan-haziran arasında üremelerini yaparlar ve türüne göre 600-20,000 taneye kadar yumurta döker.

HAMSI (Engraulis encrasicolus)
Karadeniz’in insan yaşamıyla birleşen balığıdır. Marmara’da da bulunur. Sürüler halinde yaşar ve 20 santimetreye kadar büyür. Ocak-mart arasında beslenmek içm sahillere yaklaşır ve bol av verir. Gündüzleri 30-40 metre derinlerde, geceleri yüzeye yakınlarda dolaşır. 1 yaşırıdan itibaren olgunluğa erişip 18 – 20° C. sularda, 25-60 metre derinlikte ve az tuzlu sularda üreyip, yaklaşık 40,000 yumurta döker. Etinin lezzeti, çeşitli tüketim yönleriyle ekonomik değeri çok yüksektir. Aşırı avlanılması ve orkinos-palamut-uskumru/torik sisteminde dengenin bozulması, hamsiyi de tehlikeli olarak etkilemektedir.

HASKEFAL (Mugu cephalus)
Denizlerimizde yaygın bulunan bir kefal türüdür. Ortalama 30-50, en çok 75 santimetre boyda olabilir. Bütün kefaller gibi ürkek ve çevik bir balıktır. Açık denizle sahiller arasında gidip gelirler. Bazen beslenmek için sürüler halinde acı sulara, lagünlere, hatta nehirlerin içlerine girerler. Deniz dibi bitkileri ve yumuşakçalarla beslenir. Yaz aylarında üreyip 150,000-1 milyon yumurta verir. Beyaz etinin lezzeti ve mumlanarak pazarlanan havyar yumurtasıyla ekonomik değeri çok yüksektir.

HAVUZ BALIĞI (Can-asius carrasius)
Trakya-Marmara Bölgeleri, Kızılırmak, Yeşilırmak Deltaları ve Çoruh Havzası’nda yayılış gösterir. Boylan 15-25, en çok 45 santimetre ve 2-3 kilogram da ağırlıkta olur. Su içindeki otlar, dip hayvanları ve sinek larvalarıyla beslenir. Sazana benzer ve akrabadır. Mayıs-haziran arası 14-20° C. sularda 150-300,000 yumurtasını 2-3 defada otların üzerine bırakır. Suyun kirliliği ve oksijen değerine toleranslı bir balıktır. Büyüklerinin eti lezzetlidir. Batı ülkelerinde üretimi de yapılmaktadır


HOROZBİNA (Parablennius gattorugine)
Dalgalı sahillerin taşlık, kayalık ve yosunlu bölümlerinde gizlenerek, çoğunlukla çift yaşar. Çeşitli türleri olduğu gibi tatlı sularda yaşayanları da vardır. Yaşam şartlanna göre böcekler, kurtlar ve balık yumurtalarıyla beslenir. Eti lezzetsiz, sert ve kılçıklıdır. Bu nedenle ekonomik değeri yoktur. Bahar ve yaz sürecinde erkeklerin ustaca hazırladıkları taş oyukları, midye, istridye kabukları arasına dişiler, 2,000-15,000 yumurta dökerler. Erkekler de 20-25 günlük kuluçka döneminde bazen dalgalar içinde atlıya atlıya yumurtalara bekçilik yaparlar.


HOROZBİNA (Blennius fluviatilis)
Marmara, Ege ve Akdeniz akarsuları ve bunların deniz kanşımı acı su bölgelerinde yaşar. Boyları denizde yaşayanlara göre daha küçüktür. 8-12, en çok 15 santimetre, Akdenizdeki türleri ise 20 santimetreye ulaşabilir. Su altındaki küçük hayvanlar veya böcek larvalarıyla beslenir. Yaz aylarında üreyip yumurtalarını taşlar ve midye kabukları arasına ustaca gizler. Çıplak ve pulsuz derisi, yapışkan bir sıvı ile kaplıdır. Ekonomik bir değeri yoktur.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Balık Kılçığı Tekniği(5440)

Balıklar Sesler Çıkarabilir mi? ve Sesleri Duyabilir mi?(5380)

Çimento Çeşitleri ve Kullanım Yerleri(5372)

Zehirli Balıklar Hakkında(5364)

Ebru Çeşitleri(5362)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!