Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Kur Rejimi ( exchange rate regime ) ve Kur Sepeti
www.arsivbelge.com
Kur Rejimi ( exchange rate regime ) ve Kur Sepeti dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Kur Rejimi ( exchange rate regime ) ve Kur Sepeti başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Kur Rejimi ve Kur Sepeti

Kur rejimi (exchange rate regime) bir ülkenin kendi parasını yabancı paralarla değer açısından ne şekilde ilişkilendireceğine ilişkin olarak izleyeceği yöntemin adıdır.
 
Her paranın bir iç değeri bir de dış değeri vardır. Bir paranın iç değerini o paranın ülke içindeki kullanımı ve satın alma gücü belirler. Paranın iç satın alma gücü yurtiçinde satılan mal ve hizmetler karşısında sürekli olarak düşüyorsa para içeride değer kaybediyor demektir ki buna enflasyon denir. Yılbaşında 100 TL’ye aldığınız bir sepet malı yılsonunda 110 TL’ye alıyorsanız para satın alma gücünü yani iç değerini kaybetmiş demektir. Bir paranın dış satın alma gücü ise yabancı paralarla olan ilişkisiyle ölçülür. Örneğin 1 USD = 1,8 TL dediğimizde bu eşitlik bize dolar kurunu verir. ABD’de 100 dolara satılan çeşitli mallardan oluşan bir sepeti yılbaşında 180 TL’ye, yılsonunda ise 200 TL’ye alıyorsak o zaman TL, dolara karşı değer kaybetmiş demektir.
 
1 USD = 1,8 TL eşitliğini yazdığımızda (bu eşitliğe kur ya da parite de deniyor) bu eşitliğin nasıl oluştuğu sorusunun yanıtı bizi bu eşitliğin oluşmasında kullanılan yöntemlere yani kur rejimlerine götürür. Sabit kur rejimi ve dalgalı kur rejimi adını taşıyan başlıca iki kur rejimi ve onlardan türetilmiş alt rejimler vardır.  
 
Sabit kur rejimi (Fixed exchange rate): Yerli paranın dış değerinin Merkez Bankası tarafından belirli bir kurla yabancı paralara karşı eşitlenmesi rejimidir. Sabit kur bir kez belirlendiğinde Merkez Bankası tarafından değiştirilinceye kadar aynı kalır.
 
Sabit kur rejiminin çeşitli uygulanma biçimleri vardır. Peg rejimi (Pegged exchange rate regime): Yerli parayı belirli bir rezerv paraya ya da birden fazla paranın oluşturduğu bir sepete bağlamaya peg adı veriliyor. Para kurulu rejimi (Currency board regime): Bu da asıl olarak peg rejimiyle aynı ilke içinde yürür, yani peg rejimi için yapılan tanımlama bu rejim için de geçerlidir. Para kurulu rejiminin belirgin farkı yerli paranın basılmasının da döviz girişine bağlanmış olmasıdır.  
 
Dalgalı kur rejimi (floated Exchange rate regime): Yerli paranın yabancı paralarla ilişkisinin piyasalarda (arz ve talep kurallarına göre) belirlendiği kur rejiminin adıdır. Bu rejimde yerli paranın yabancı paralarla olan ilişkisi gün içinde sürekli olarak yeniden belirlenir. Dalgalı kur rejiminin farklı uygulanma biçimleri vardır. Tam dalgalı kur rejimi (free float): Dalgalı kur rejiminde Merkez Bankası ya da başka bir kurum paranın dış değerine müdahale etmiyorsa bu rejime tam dalgalı kur rejimi denir.
 
Merkez Bankası’nın döviz kuru dalgalanmalarına müdahale etmesi dalgalı döviz kuru rejimini bozmasa da tam dalgalanmadan çıkarır. Müdahaleli dalgalı kur rejimi (dirty float): Dalgalı kur rejiminde Merkez Bankası kurdaki değişimlere döviz alım satımı yaparak müdahale ediyorsa bu rejime müdahaleli dalgalı kur rejimi (dirty float) denir. Bazen de dalgalanmaya müdahale için bir bant aralığı seçilir. Bant içinde dalgalanma rejimi (crawling bands, pegged with horizontal bands): Döviz kurunun belirli bir bant aralığında dalgalanmasına bu bandın altına veya üstüne taşması halinde Merkez Bankası’nın müdahale etmesi biçiminde uygulanan rejime verilen addır. Bu uygulama bant aralığı içinde dalgalı, bant aralığı dışında müdahaleli dalgalanma biçimini alır.
 
Türkiye 1980’li yıllara gelene kadar sabit döviz kuru rejimi uygulamıştır. Bu rejim, TL’nin değerinin Merkez Bankası’nca belirlenmesi ve o değerde sabit tutulması yoluyla uygulanmıştır. TL’nin değerinde ortaya çıkan ve çoğunlukla değer kaybı biçiminde olan değişiklikler genellikle bir defada ve devalüasyon biçimindeki müdahalelerle düzeltilmiş ve bu kez yeni parite sabit kur olarak belirlenmiştir. Türkiye 1980’lerde döviz kurlarının piyasada belirlendiği ancak Merkez Bankası’nın sürekli müdahaleleriyle yön verdiği müdahaleli dalgalı döviz kuru rejimine geçmiştir. Bu rejim 2000’lere kadar sürmüştür. Kur rejimindeki üçüncü değişiklik 2000’lerde yapılmış ve 2001 krizi öncesinde Türkiye bant içinde dalgalanma rejimi uygulamıştır. Bu rejim uzun süreli olmamış 2001 kriziyle birlikte çökmüştür. Kriz sonrasında Türkiye dalgalı kur rejimine geçtiğini duyurmuş ve uygulamada müdahaleli dalgalı kur rejimi uygulamaya başlamıştır.  
 
Türkiye’nin bugün uyguladığı kur rejimi dalgalı müdahaleli kur rejimidir. Merkez Bankası kurlarda ortaya çıkan aşırı oynaklık hallerinde ihale yoluyla ya da önceden ilan edilmemiş alım satım uygulamalarıyla kurlara müdahale ederek istediği sınırlara çekmeye çalışmaktadır. Bu istenilen sınırların ne olduğu önceden açıklanmamıştır. O nedenle piyasa (1 USD + 1 Euro / 2) formülüyle oluşan sepet kur formülüne bakarak müdahalenin zamanlaması konusunda tahminde bulunmaktadır. Piyasada oluşan genel kanı TCMB’nin bu sıralarda bu sepetin 2 ile 2,10 arasında bulunmasından rahatsız olmadığı 2’nin altına ya da 2,10’un üstüne çıkılması ve o noktalarda bir süre kalınması halinde müdahale edeceği düşüncesidir.

Kur Sepeti

Bir ülke parasının yabancı paralar karşısındaki değerini ölçmek için birden fazla yabancı para birimiyle oluşturulan sepete kur sepeti denir. Eğer bir ülkenin parası örneğin başlıca iki yabancı parayla çok yakından ilişkiliyse o zaman kur sepetine göre ölçme yapmak doğru bir yaklaşım olur. Örneğin Türkiye’nin ithalatının ve dış borçlanmasının ağırlığı Dolar ile buna karşılık ihracatının ve bazı hizmet gelirlerinin ağırlığı Euro iledir. Bu durumda TL’nin Dolar ve Euro’dan oluşan bir sepete karşı değerinin değişimini ölçmek önem kazanır.   
 
Kur sepeti denildiğinde bizim açımızdan şöyle formüle edilecek bir durum anlaşılır:
Kur sepeti değeri = (1 USD + 1 Euro) / 2
Dolar ve Euro’nun TL karşısında 6 Ağustos 2012 sabahı itibariyle değerleri şöyledir:
1 USD = 1,78 TL
1 Euro = 2,20 TL
Bu durumda 6 Ağustos 2012 sabahında kur sepeti değeri şöyle hesaplanıyor:
Kur sepeti değeri = (1,78 + 2,20) / 2 = 1,99
 
Diyelim ki bizim açımızdan Dolar için 1,80 paritesi dış borçlanma maliyetlerimiz ve ithalat maliyetimiz açısından katlanılabilecek en yüksek paritedir. Yine diyelim ki bizim açımızdan Euro için 2,10 paritesi ihracat ve benzeri gelirlerimiz açısından kabul edebileceğimiz en düşük paritedir. Bu durumda 1,95’lik kur sepeti değeri de bizim açımızdan minimum değerdir. Bunun altına düşüldüğünde bu düşüş eğer Doların düşüşünden kaynaklanıyorsa fazla sorun yok demektir ama eğer Euro’nun düşüklüğünden kaynaklanıyorsa sorun var demektir. Çünkü ilkinde maliyetlerimiz düşerken ikincisinde gelirlerimizin TL karşılığı düşüyor demektir.   
 
Basitleştirerek anlatmaya çalıştığım konu gerçekte biraz daha karmaşıktır. Çünkü Dolar paritesinin düşmesi, her ne kadar borçlanma ve ithalat maliyetlerimizi düşürse de bir bölüm ihracatımız dolarla olduğu için ihracat gelirlerimizin o bölümünü de olumsuz etkiler. Buna karşılık dolar paritesinin yükselmesi, maliyetlerin yükselmesinin yanı sıra başka bazı olumsuz sonuçlar da getirir. Uluslararası karşılaştırmalar açısından sonunda Dolara çevrilerek açıklanan GSYH, kişi başına GSYH, borç oranı gibi veriler yüksek Dolar kurlarına bölündükçe düşer.
 
Son dönemde Türkiye açısından üzerinde en çok durulan kur sepeti değer aralığı 2 ile 2,10 aralığıdır. Birçok yorumcu bu aralığın dışına çıkan sepet değerlerinin Merkez Bankası açısından kura müdahale sınırları olduğu konusunda görüş birliği vardır. Geçmişte Merkez Bankası’nın Dolar ve Euro kurlarına tek tek bakarak kura müdahale ettiği düşünülürken şimdi bu düşüncenin yerini kur sepetinin değerine bakarak müdahale ettiği düşüncesi almıştır. Bunun bir düşünce olarak kalmasının nedeni Merkez Bankası’nın kur konusunda bir politikası olmadığını söylemesinden kaynaklanmaktadır. Bir başka ifadeyle Merkez Bankası kura müdahale ettiğini hiçbir zaman söylememekte ve yaptığı bütün müdahale ve düzenlemelerin TL’nin istikrarını sağlamaya yönelik hamleler olduğunu vurgulamaktadır. Öyle olunca da yorumcular Merkez Bankası’nın dolaylı da olsa kura müdahalesinin yerini kestirmeye çalışmaktadırlar.
 
Buraya kadar açıkladıklarımdan Türkiye için çıkarılacak en iyi durumun düşük dolar kuruna eşlik edecek yüksek bir Euro kuru olduğu anlaşılıyor. Kriz boyunca Türkiye’yi rahat konumda tutan bu yolda bir kur sepeti değerinin varlığıydı. Şimdilerde Euro’nun değer kaybı Türkiye’yi biraz zorlamaya başlasa da Dolar’da ortaya çıkan benzer kayıplar işi dengede tutmaktadır.
 
kaynak: mahfiegilmez.com

Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Exchange Server(5364)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!