Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Tirede Bulunan Camiler
www.arsivbelge.com
Tirede Bulunan Camiler dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Tirede Bulunan Camiler başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Tirede Bulunan Camiler ve Hakkında Bilgiler

ALAADDİN SULTAN MESCİDİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Ketenci Mahallesi, Şanizade Caddesindedir. 
Fatih Dönemi yapılarından olan Mescid, Alaeddin Sultan olarak da anılan Alaeddin Halvetiye aittir. Halk arasında Alamadan Dede olarak tanınmaktadır. Uzun süre, Dar-ül Hadis olarak çalışan Mescid,özellikle akustik ses özelliği ile dikkati çekmektedir.

Tek hücreli olan yapının 1461 tarihli vakfiyesi bulunmaktadır. Ketenci Mahallesi, Şanizade Caddesi üzerindeki bir konutun bahçesinde bulunan yapı, özel mülk kapsamındadır. Alaeddin Sultanın Tire de Halvetiliğin yayılmasında önemli payı vardır. 

Türbesi, Yeniceköy camiinin güney batısında yer almaktadır. Müritlerinden Molla Arap takma adlı Alaeddin Ali Arabi, Sultan II.Bayezitin Şeyhülislamıdır.

 

YAYLA - FAKIHLAR MESCİDİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Ertuğrul Mahallesi, Öncü Sokakta yer alan mescid, beylikler devri eserlerindendir.
Banisi, ünlü emirlerden Emir Yayladır.(Yayla Baba) 
1530 yılı kayıtlarında Ketencizade Hacı Muhiddin tarafından onarıldığı belirtilmektedir. 

Tire de alçı süslemeleri ile örnek olan yapı, ne yazık ki konut olarak özel mülk olmuştur. Mescitin içinde yer aldığı çevre Cumhuriyete değin Yayla Fakıhlar Mahallesi olarak varlığını sürdürmüştür.

Mescid, fotoğrafta da görüldüğü gibi adeta bir çöplüğe dönüşmüştür. Duvar ve kubbesindeki çatlaklar nedeniyle özelliğini yitirmek üzeredir.

 

KİRAZOĞLU MESCİDİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi, Ulu cami arkasındadır.
Sultan II.Selime ait külliyenin bir parçası olan yapı, 1564 yılında yaptırılmıştır. Mescidde ilk görevi Sultan Selimin hocası Tavil Ahmet Paşa yapmıştır. 

Mescidde görev yapanlar arasında Tire kadısı Mehmet Çelebi de görülmektedir. Mescid, kare planlı olup, küçük bir bahçeye sahiptir. Altıgen kasnaklı kubbeye geçişler tromplarla sağlanmıştır. 

Derin kubbeli mekanın mihrabı 3.80 m yüksekliği ve 1.70 m genişliği ile görüntü zenginliği sağlanmıştır. Mihrabın üst kısmı yine tromp görüntüsüyle şekillendirilirken, al kısım üçgen ve pandantiflerle zenginliğe taşınmıştır. Mescid, 1978 yılında ciddi restorasyon görmüştür. 

Külliyenin Medresesi, Mescidin güneyinde bulunmaktadır. Bir bahçe içinde yer alan medrese önceleri 9 hücreli iken daha sonra hücre eklemeleriyle 14 hücreli olmuştur.

 

KADIZADE CAMİ - TİRE

Kadızade Camiisi, Kurtuluş Mahallesi, Fevzi Paşa Caddesinde bulunmaktadır. Emir Muhittin Bey tarafından XIV.yy da yaptırılmıştır. 

Caminin doğusunda medresesi bulunmaktadır. Medrese, beş hücreden meydana gelmektedir. 
İki katlı olan Medresesi, 1916 tarihindeki büyük yangında ciddi hasar görmüştür.
Medrese odaları Caminin bahçe zemininden 1 metre kadar yukarıda yer almaktadır.

 

 

KARA HAYRETTİN PAŞA CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Cumhuriyet, Dumlupınar, Ertuğrul 
Mahallelerinin kesişme noktasında bulunan Külliye, cami, medrese, çeşme ve hamamdan oluşmaktadır. Külliyenin yapılış tarihi ise bilinmemektedir. 
Kara Hayrettin Paşa tarafından yaptırılmıştır.

Caminin dış cephesinde duvar içinde,iç içe üç sivri kemer içine alınmış, anıtsal bir çeşme bulunmaktadır.Kalın gövdeli,tuğla bezemeli minaresinin üzeri sıvandığı için özgün hali kaybolmuştur.

Kare planlı haremi, kiremit kaplı bir kubbe ile örtülüdür. Medresesi, hamamı ve çeşmesi evler içinde kalan Külliye erken Osmanlı Dönemi yapısıdır. Minaresinin boyunun kısa oluşundan halk arasında GÜDÜK MİNARE CAMİ de denir.

 

HAMİDİYE CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Tire-İzmir yolu üzerinde bulunan Hamidiye Camii, daha çok Rahmanlar Camii adıyla bilinmektedir. Hamidiye Camii, Sultan II.Abdülhamit tarafından 1894 tarihinde yaptırılmış olan külliyeye aittir. 

Külliye içinde yer alan okul, çeşme ve havuz, İzmir, Tire yol çalışmaları sırasında yıkılmış, külliyeden günümüze sadece minaresi ulaşabilmiştir.

 

 

 

 

GAZAZHANE CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Yeni Mahalle, Gazazhane Caddesi üzerinde yer alan Cami ; Hacı Sinanoğlu Hacı Kemal tarafından yaptırılmıştır.
İstanbul un fethinden sonra yapılan ilk camilerdendir. 
Eski Kazazlar (İpekçiler) Çarşısında yer alması nedeniyle Gazazhane Cami olarak ünlenmiştir. Ferraş olan Hacı Kemalin kent içinde kervansarayı da bulunmaktadır. Ancak bu kervansaray korunamamıştır.
Cami,Yeni cami ile karşı karşıyadır.Girişi zeminden yüksekçe olduğundan merdivenlerle çıkılır. Çatı kiremitle kaplıdır.

ALAYBEY CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Cumhuriyet Mahallesi, Akküp Sokakta bulunan cami, kentin son dönem yapılarındandır. 
Alaybeyzade İbrahim Bey tarafından 1817 yılında yaptırılmıştır.
Yapının üst örtüsü ahşap kubbe ile örtülüdür. Tiredeki diğer camilerden farklı olarak minaresi doğudadır. Cami, aslında bir külliyenin parçasıdır. Külliyenin 6 odalı medresesi bugün ayakta değildir.

 

 

 

 

 

 

 

NARİN CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Bahariye Mahallesi, Narin Sokakta yer alan cami, zaviye, çilehane ve muallimhaneden oluşmaktaydı. Ancak zaviyesi ile muallimhanesi korunamamıştır. 
Kitabesinde camiinin Pazarlı Hacı Sinan tarafından yapıldığı ifade edilmiştir.Yapım tarihi ise okunamamaktadır. 
Anadoluda kimi kaleli yerlere (Narin) denmesi bu yapının da kale içinde olması nedeniyle Narin Camii adıyla ünlenmesine neden olmuştur. 

Caminin vakıfları içinde yer alan hamamı, kayıtlarda (Surlu Hamam) adıyla geçmektedir. Çatal Çeşmenin güney doğusunda bulunan Hamamın halvetleri ve soyunma yeri kubbesi ayakta olup, günümüzde konut olarak kullanılmaktadır. Külliye,bir zamanlar çilehanesiyle ünlüydü.

 

 

 

LEYSE CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi,Paşa Mahallesi, Lütfü Paşa sokağında eski Hayvan Pazarı denilen mevkidedir.15. yüzyılda Mevlana Leysi Çelebi oğlu Pir Ahmet Çelebi vakfından olan mescit, kayıtlarda, (Sipahi Pazarı Mescidi) olarak da yer almaktadır. 1530 yılı Tire Mahalleleri içinde onun adıyla anılan Hacı Ahmet mahallesi dikkati çekmektedir. 

İbni Melek Müderrisliğinde de bulunan ve geniş bilgisiyle tanınan Pir Ahmet Çelebi, İstanbul, Bursa, Edirne, Manastır, Filibe, Üsküp gibi bir çok kentte müderrislik yapmıştır. Ayrıca, Halep ve Kahire kadılıklarında da bulunmuş, 1526 yılında vefat etmiştir.
1980 yılından sonra çok önemli bir restorasyon geçiren cami, bugün ibadede açık durumdadır.

 

 

 

 

EKİNHİSARI (EBUBEKİR AĞA ) CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi Duatepe mahallesinde yer alan eser Osmanlı dönemi eseridir. Ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı net olarak bilinmeyen yapı, özelliğini tamamen yitirmiş yeni yapı görünümündedir.
Harim kısmı boyuna dikdörtgen planlı olup, üzeri düz ahşap tavan, üstü alaturka kiremit kaplı kırma çatı örtülüdür. Kıble duvarında sivri kemerli mihrap yer alır. İç mekan güney duvarında iki üst, kuzey duvarında bir üst, batı ve doğu duvarlarında ise üçer alt, üçer üst pencereler ile aydınlatılmaktadır. Harimin kuzuyinde bir ayak tarafından desteklenen kadınlar mahveli yer alır.Bu bölüme çıkış son cemaat yerinde bulunan merdiven ile sağlanır.Harimin güney duvarındaki dışa taşkın mihrap yeri ilgi çeker.Ayrıca bölümün kuzey batı köşesinde minareye giriş kapısı vardır. Minare yapının kuzey batı köşesinde yer almakta olupyeni yapılmıştır.Sekizgen kaideli, şerefe altı mukarnaslı, üstü külahlıdır.
AYRICA ilgi çekici olan camiye bitişik olan Agia Kiryaki Şapeli vardır. Tirenin Ekinhisarı kesimindeki küçük kilise daha çok Agia Kiryaki Şapeli olarak anılmaktadır. Şapel, Bademiye (Değirmendere) semtindeki Hıristiyanların ibadeti için yapılmıştır. 
Kubbeli ve oldukça küçük olan ibadet mekanı, Ekinhisarı Camiine (Ebubekir Ağa Cami) doğudan bitişik durumdadır. 
Bu konum, İslam mabedi ile Hıristiyan ibadet mekanının yan yana yıllarca birlikteliğini ifade etmesi bakımından oldukça değerlidir. Ebubekir Ağa Mescidi 1985 yılında yıkılıp tekrar temelden minareli olarak inşa edilmiş olsa da iki ibadet mekanı birlikteliklerini hala sürdürmektedir. Şapelin önünde bir çeşme yer almaktadır.

 

ÇANAKÇI MESCİDİ - TİRE

Tirenin en önemli tarihi yapıları içinde yer alan mescit, Defter-i Hakani de (1531/739) ; (Vakfı mescid-i ibni Çanakçı der nefsi Tire ) ifadesiyle yer almaktadır. Bu dönem vakıfları içinde, dükkanlar, tarlalar, mera ve Uşakpınarı köyünde 86 dönümlük bir arazi vakfı görünmektedir.
Tirenin Bahariye Mahallesi, Çatal Çeşme konumunda bulunan mescid, Tire tarihi yapıları içinde ilk mescidler grubunda yer almaktadır. 1339 yılında Selçuklu Ailesinden Kara Seyfettin Beyin oğlu Bahadır Bey tarafından yaptırılmıştır. Bahadır Bey Türkleşme ve fetih sürecinin etkin adlarının başında yer almaktadır. Babası Kara Seyfeddin Bey Selçuklu vezirlerinden ünlü Karatay Beyin kardeşidir.
Mescit, Çanakçı aşiretinin yerleşim bölgesi içinde bulunduğundan halk arasında daha çok Çanakçı Mescidi olarak tanınmaktadır.
Mescit, Tire yapıları içinde önceliğe sahip yapılar topluluğu içinde yer almaktadır. Önemli ölçüde yapıldığı dönem özelliğini koruması nedeniyle de ayrıca değer taşımaktadır. Mihrabı özelliğini koruyan Tiredeki ender mihraplar kapsamında yer almaktadır.
Tire Müzesine kaldırılan mescit kitabesinde şu ifadeler yer almaktadır :
(Bismillahirrahmanirrahim Ense hazel mescid-il mübarek El abdül fakir el Allahi taala Bahadır ibn-i Seyfeddin-i Baytar Gaferallahi leh-ü livalideyn ve cemili müslümin Tarih şehr-i rebiyül evvel tisa ve selasin ve seba mie.) (1339/H.739)
Mescit bugün kullanılmamaktadır. Mescitin kubbe örtüsü şistli kayraklarla kapatılmıştır. Ayrıca giriş kapısı batıda yer almaktadır. Tirenin eğimli bir coğrafyaya oturması, yapı tekniğine platformların sokulmasını gerekli kılmıştır. Bu nedenle hemen hemen tüm Tire cami ve mescitlerinde kuzey yönler duvarlarla beslenmiştir. Çanakçı Mescidi de bu nedenle kuzeyden yükseklik kazanırken batıdan kolay giriş bulmuştur.
Ünlü imamı, (İbnü-l Kusa) takma adlı Tireli Muslihiddin Mustafadır. 1476 (H.880) tarihinde görev yapmıştır. Görev yaptığı sırada ( Mişkatül Envari fi letaifil asar ) adlı kitabı yazmıştır.
Görüleceği üzere, 1838 yılı vakıf gelirleri 238 kuruş gibi oldukça küçük rakamlarda gÖrünmektedir. Gelir kalemleri içinde bağlar ve evler bulunmaktadır. Cumhuriyete değin mescit çevresi Çanakçı Mahallesi olarak yaşamıştır.
Çanakçı Mescidinin kubbesi muhteşem. Muhteşemliği büyüklüğünden değil, mimarisinden. Mimari olarak incelenmesi gerekir düşüncesindeyim. Kubbeyi inşa etmişler, Çatalçeşmenin çatısında olduğu gibi, kubbeyi büyük ince kayrak taşlar ile dıştan içe doğru su akıntısına dikkat edilerek kaplamışlar. Her iki eserin mimarı veya ustasının çok iyi taş işçiliği kullandığı belli. İkisi de aynı anda yapıldığı izlenimi veriyor.
Mescit, bugün kendi kaderine terkedilmiş durumdadır. Kent ve kültür tarihi açısından büyük önem taşıyan yapının restore edilerek, koruma altına alınması gerekmektedir.

Kaynak : Devlet Arşivlerinde Tire, A.Munis Armağan, 2003.

 

EMİR ALİ TEKKESİ - TİRE

Tekke; İzmir ili, Tire ilçesi,Paşa Mahallesi, Er Ali Yokuş sokakta da bulunmaktadır.
Tirenin ilk tekkelerinden olan Emir Ali Tekkesi, Ahmet Bey zaviyesi olarak da bilinmektedir. Tek hücreli olan tekkenin üst örtüsü şistli kayrak taşlarla kaplıdır.

Emir Ali, şu anda Gülcülerin Hanı olarak tanınan hanın da sahibiydi. Ahmet Beyin Aydınoğulları emirlerinden Emir Alinin oğlu olduğu tahmin edilmektedir.

 

 

 

 

 

 

YUNUS EMRE CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi ,İstiklal Mahallesi, Kapulu İrim Sokakta yer alan ve XIV.yy. zaviye kayıtlarında ismi bulunan Caminin, yapım tarihi net olarak bilinmemektedir. 

Balım Sultan Türbe kitabesinde yer alan soy zincirinde,Yunus Emrenin şeyhi olan Tapduk Emrenin isminin sayılması ve zaviye kayıtlarında Yunus Emre isminin yer alması,bu caminin banisinin ünlü halk ozanı Yunus Emre olabileceğini düşündürmektedir.

 

 

 

HASIR PAZARI (HÜSAMETTİN BEY ) CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi, merkez çarşıdadır.
Cami Tirenin ilk çarşı camisidir. Banisi, Şeyh Hüsamettin Efendi dir.
Kara Hayrettin, ve Doğancıyan Zaviyeleri gibi, bu caminin minaresi de geniş ve kısa gövdelidir. Bu minare kırık yivli olması ilginç ve dikkat çekiçi bir güzelliğidir. Yol düzleminden bir hayli yukarıda bulunan yapının alt kısımlarında dükkanlar vardır.
Camiye hem doğudan, hem de batıdan iki girişle girilir.Geleneksel kiremit örtülü çatısı vardır. İç mekan gayet sadedir.Yapı malzemesi olarak düzgün kesme taş ve tuğla kullanılmış olduğu görülen yapı, üstü sıvalıdır.

 

 

 

 

 

SURETLİ MEHMET PAŞA CAMİ - TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi , Paşa Mahallesi, Suretli Sokak’ta bulunmaktadır. Aydınoğulları ailesinden (Beyzade) lakaplı Suretli Mehmet Paşanın külliye ünitelerinden olan Camii, kendi adıyla anılan semtte bulunmaktadır.

XIV.yy. yapılarından olan caminin, medrese ve hamamının yanı sıra su yolları gibi vakıfları da bulunmaktadır.

 

 

 

 

 

 

NESLİHANZADE MESCİDİ -TİRE

İzmir ili, Tire ilçesi, Bahariye Mahallesi, Neslihan Sokakta bulunan Mescidin Mütevellisi Neslihanzade Hafız Şefik İbni Mehmettir. 
Hasan Çelebi tarafından XV.yy.sonlarında külliye olarak yapılan yapıdan sadece mescidi günümüze ulaşabilmiştir.Kitabesi ise bulunmamaktadır.

Evliya Çelebi Seyahatnamesinde, Neslihanzade Hafız Şefik İbni Mehmetin atalarından olduğunu belirtmektedir

Külliye, uzun süre Mevlevihane olarak çalışmıştır. Mescidin yanında bulunan Mevlevihanenin hücreleri günümüze kadar ulaşabilmiştir.

 

ŞEYH NASURETTİN CAMİ- TİRE

Şeyh Camiinin doğu duvarına bitişik, çatılı türbe de ailesiyle birlikte yatan şeyh Nasurettin, Cami, sıbyan okulu ve hamamdan oluşan külliyenin sahibidir. Çatılı mekan sanatsal değerden yoksundur. Türbe de kitabe yoktur.
Kaynak : Devlet Arşivlerinde Tire, A.Munis Armağan, 2003.

 

 

 

 

 

 

 

AYAZMALI MESCİD - (DEREKAHVE) -TİRE

Ortodoks Rum toplumunda görülen bir su kaynağı veya kuyu yanında kurulan küçük kiliselere AYAZMA denir. Tire Derekahve semtinde bulunan ayazmanın yapı özelliğine baktığımızda; V. Yüzyılda yapıldığı anlaşılır. Mekan bazilika yani; Hıristiyanlığa geçiş ve ilk Bizans devrinde oldukça çok sayıda HAÇ şeklinde yapılmış kilise tipindedir.Fakat bu mimari şekil günümüzde korunamamıştır.Bina ilk taş ayazmalardan, kareye yakın dikdörtgen tabanlı özelliğe sahiptir. Yapıda kapı ve pencerelerin yerleştiği kasa ve çerçeve bölümlerinde dekoratif malzeme olarak tuğla kullanılmıştır.
Ayazma 1922 yılına kadar Rum Hıristiyan halkın vaftiz ve isim verme törenleri için kullanıldığı en önemli mabetlerindendi. Kiliseler doğu – batı doğrultusunda yapıldıkları halde bu mekanın girişi kuzeye bakar. Kısa kenarında bir, uzun kenarında üç penceresi vardır.
Gün dönümünde (gece gündüzleri eşit olduğu zaman) kapılar ve pencereler açıldığında ışık gölge özelliğinden ayazmanın içinde HAÇ oluşmaktadır.
Tire Hıristiyan cemaati İznik Konsiline ( Hıristiyan cemaatinin ileri gelen din adamları toplantısına ) delege göndermiştir. İznik Konsilinden sonra Meryem Ana Anadolunun son ana tanrıçasının adına Derekahve ayazması yapılmıştır.Bu ayazma Azize Meryem e adanmıştır.
Meryem Ana 44 yılında İsa nın idamından sonra Kudüs te barınamamış Yahudilerden ve Romalılardan gördüğü baskılar üzerine Filistinden Anadoluya göçmüştür. Hıristiyanlığın Babalık dönemi ( Hz. İsa nın çarmıha gerilmesinden İznik Konsülüne kadar olan süreye verilen isim ) yazılarına göre Anadoluya geçen Hz. Meryem I. Yüzyılda Bülbül Dağına yerleşmeden önce iki yıl Derekahve Mahallesinde kalmıştır. Arkaik Bizans metinlerinde bu mahalle Azize Meryem ( Yukarı Meryemana ) mahallesi olarak anılır. Bu , Meryemana nın Tiredeki varlığının en büyük delilidir. Derekahve ismi mahalle içerisinden geçen Şükran Deresi
nden gelir. Derekahvenin asıl önemi ise Ayazma ve Şemsi Mescidi üzerine inşa edilmiş olmasıdır.

 

MOLLA CELEBİ MEHMET CAMİ - TİRE

İzmir ili Tire ilçesi Paşa Mahallesi,Molla Yokuşu (Ziya Yokuşu) Sokağında bulunan bu caminin yapım yılı olarak kitabesinde 1489 yılı erken Osmanlı döneminde Molla Mehmet Çelebi tarafından yaptırılmıştır.Halk arasında daha çok Toptepe Camii olarak bilinen Molla Çelebi Külliyesi, zamana karşı ayakta durmayı başarırken, geçtiğimiz kış, olumsuz hava şartlarına direnemeyen minarenin alemi yerinden kopmuştu olarak görünmektedir.
Külliyenin medresesi ise ayakta değildir.
Molla Çelebi Cami Caminin en ilgi çeken kısmı Fatih in hocalarından olduğu rivayet edilen Ahmet Tavil Hz.nin bu Caminin kıble duvarı önünde kabrinin bulunması. Caminin yanında da Caminin banisi Molla çelebinin çok güzel bir mimari ile inşa edilmiş olan iki katlı türbesi var. Yine bu türbedede diğerlerinde olduğu gibi üst katı ilim devşirme mekanları olarak değerlendirmişler. Caminin bahçesinde bir köşeye atılmış ve yan yatmış tarihi dibek taşı dikkatimizi çekiyor. Aslında Roma ya kadar giden bir sütun kaidesi de bulunmaktadır. 

Molla Çelebi, kendi adıyla anılan lalesiyle ve yoksul kızlara çeyiz parası ayırmasıyla dikkati çekmektedir.

 

AĞA CAMİ -TİRE

Cami, Ketenci Mahallesi Ağa sokak ta yer almaktadır.
Tire ve Bayındır voyvodası HACI MEHMET ALİ AĞA tarafından yaptırıla külliyenin kitabesinden 1799 (H: 1214) tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.Külliyenin 1826 (H:1241) tarihli vakfiyesi vardır. Minaresi, caminin yapımından iki yıl sonra yapılmıştır. 
Minare kapısı üstündeki kitabe 1800 (H:1216) tarihlidir. Baba adı Hacı Mustafa dır.
Caminin giriş kapısı üzerindeki kitabesinde şu ifadeler vardır:
Barekallah zehi lütfü hüda kıldı bu camii ranayı bina
Eyleye hak ömrünü efzun kendi sun mazharısırrı hadis imenbena Yani ol zatı mükerrem kim şerif voyvoda elhac Mehmet Ali Ağa fi sene 1214 (1799)

Külliye, cami, medrese ve çeşmeden oluşmaktadır. Bugün medrese ayakta değildir.
Cami, Tire nin ketenci Mahallesi, Şanizade Meydanında konumlu bulunmaktadır.Vakfiyeden cami ve medrese görevlilerine yapılacak harcamalar dışında, Mısırlı Mahallesi halkının vergi ödemelerine 50 kuruşluk yıllık ödeme katkısı da bulunmaktadır. Ayrıca, Yeniceköy de yaptırdığı çeşmeler, kabristan, ve kuyuların da bakımlarına paylar ayırmıştır.
Tire içinde dükkanlar,Kurşak ve Bayındır Çıplak ta değirmenler yer alırken, özellikle Bayındır çevresinde 11 bahçenin toplam 1232 ağaçlık vakıf zeytinlik bırakmıştır.Yine Bayındır da Kantarcızade Hanı (40 odalı, ahır ve kahve ile Paşa Suyundan içme hakkı) vakıfları bulunmaktadır.
Vakfiyede camii şerif imamlarına (iki imam) yevmi 12 şer akçe, hatibe 10 akçe, iki müezzine 5 er akçe, camide vaiz olana 10 akçe, Cuma günleri kuran okuyanlara (Devirhanlara) 5 er akçe yevmiye ödemeleri getirilirken, mütevelliye de günde 20 akçe harcama maddesi öngörmektedir.
Cami II. Dünya Savaşından sonra uzun bir süre ibadete kapalı kalmış ve yeniden onarılarak tekrar hizmete girmiştir.Ahşap çatılı ve dikdörtgen planlı camii sanatsal özelliklerden yoksun bulunmaktadır.

 

KARAKADI MECDETTİN CAMİ -TİRE

Karakadı Caminin bânisi, Karakadı Mecdettin dir. İpekçiler Mahallesinde bulunan camii, halk arasında Kocabıyık Camii olarak da anılır. Ayrıca, Sultan II. Beyazıt ın kızı Sofu Sultan lâkabıyla maruf, Fatma Sultan Medresesine, Tire ve Fota da, yani bugünkü adıyla Gökçen Beldesinde vakfiyesi vardır.

Tire Camileri içinde, Külliye plânını orijinal olarak koruyan tek yapılar topluluğudur. Camisi, medresesi, kütüphanesi, hanı ve hamamı ayaktadır. Terziler Hamamı bitişiğindeki hanı dışında, diğer külliye üniteleri, kendi adıyla anılan Karakadı Semtinde yer alır. İki Kapılı adlı bu Hanın, kuzey ve doğu dış cepheleri ayaktadır. 19.yüzyılda üstte 30, altta 16 odası bulunurken, diğer üniteleri yıkılmış olup, güney kapısının sadece kemeri ayaktadır.

Cami avlusuna, mermer söveli bir kapıdan girilir. Avlunun kuzey, batı ve doğusunu çevreleyen revakların ardında medrese odaları bulunur. Avlu ortasında ise bir şadırvan yer alır.
Avludan bir merdivenle son cemaât yerine çıkılır. Harem, Tire Camileri içinde, altıgen şemalı tek örnektir.
Minare ise, benzersiz bir örnek teşkil eder. Yarım daire kesitli tuğlalar, üst üste dizilip, aralarında yivler oluşturacak şekilde biçimlendirilerek, farklı bir güzelliğe sokulmuştur. Kûfi yazılı tabletler, güzel bir kompozisyon ortaya koymaktadır.
Ayrıca Karakadı Mecdettin usta bir hattat olduğundan cami ve bilhassa minare üzerinde Küfi yazıları kendi yazdırmıştır.

Caminin güney bahçesindeki kütüphane iki katlı olup, Bursa Kemerlidir.

Halk söylencesine göre, Ankara Savaşından sonra kışı Tire de geçiren Timur un, Karakadı semtinde konakladığı, Cuma namazını bu camide kıldığı, hamamında yıkanıp, banyo yaptığı söylenir.

Karakadı Kütüphanesi, aynı ismi taşıyan caminin güneydoğusunda yerden bir metre yükseklikte bir bahçede yer alır. Kütüphane iki katlıdır. Alt katı türbe olan bu yapının, üst katı Kütüphane binasıdır. Alt kattaki türbeye, doğu yönündeki bir merdivenle inilir. Beşgen bir plâna sahip olan kütüphanenin taş ve tuğla işçiliği, pitoresk bir güzellik sergiler.

Kaynak: A Munis Armağan

 

MEHMET BEY CAMİ - TİRE

Mehmet Bey Cami, Tire nin Dere Mahallesi Alacamescit semtinde yer almaktadır. Caminin adı da kayıtlarda Alacamescit olarak geçmektedir; Caminin asıl banisi bilinmemekle birlikte asıl bani olarak, camiyi onaran Hüsam Dedenin (Hüsamettin) oğlu Mehmet Beyin adı geçmektedir. Tüm vakıf kayıtlarında caminin Emir Mehmet tarafından onarıldığı bilgisinin bulunması, camiyi daha önceki bir tarihe götürmektedir.

Gerek Tire Şeriye Sicil Defterlerinde, gerek, yukarıda sözü edilen 1531 tarihli Evkaf Defteri kayıtları birliktelik göstermektedir; Mescid-i mezbur harabeye müteveccih olup Mehmet Bey nam sahibilhayr tarafından tamir edilip cami olmuştur. Bu bilgiyi esas alacak olursak Mehmet Bey, caminin ikinci banisidir ki Tire camilerinin bazılarında bu şekilde ikinci bani adları görülmekte ve camiler sonraki adlarla anılmaktadır. 
Caminin kuzeyinde de Mehmet Beyin kardeşi Osman Ağanın Medresesi yer almaktaydı. Aydın Vakıflar Bölge Müdürlüğünün kayıtlarında, Mehmet Beyin kardeşi Osman Ağanın bu camiye vakfı olduğu anlaşılmaktadır. 
Mehmet Bey Camisi, mimari özellikleri itibariyle minaresinde kısa üçgenli küpten sonra gövde iki sıra süslü şeritle başlar, tuğlaların dizilmesiyle zikzak formlar verilmiş olan iki sıra süsleme arasında yine tuğlaların yaptığı baklava biçimli koyu renkli bezemeler yukarıdaki süslü ince şeride kadar dizelerle uzanırlar. Sonra gelen beyaz bir bilezik, alt gövde süslemelerini, şerefe altına dek devam eden iç içe geçmiş Y motiflerin oluşturduğu bezemeli bölümden ayırır. Son cemaat yeri iki kubbeli olan caminin son cemaat yerinin bir duvarı çeşmedir. Caminin yanında taş ve tuğla işçiliği bir arada görülmektedir. Minaresi tek şerefelidir.

Kaynak: Prof. Dr. Mehmet Şeker

 

GUCÜR CAMİ -TİRE

Karakadı Külliyesinin güney doğusunda yer alan Gucur Caminin Gucur Bey vakıflarından olduğu, Gucur Babanın da Horasanilerden bilinmektedir.
Zaviye, Leyse Camiinde olduğu gibi sekizgen planlı bir imara uygun olarak inşa edilmiştir. Zaviyenin batısında yer alan üniteler yıkılmış olup, mescit görevi gören ana giriş bölümü ile doğu tarafındaki minaresi ayaktadır.

Gucur Camii, Vakıflar İzmir Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilip 2007 yılında restorasyonu tamamlandı.

Kaynak: A. Munis Armağan

 

 

 

 

HAFSA SULTAN CAMİ - TİRE

Tire nin Duatepe Mahallesinde bulunan cami, bugün ayakta kalmamış olsa da etrafındaki türbe, tekke, imaret ve hamamı ile devrinin önemli yapılarından biridir. Beylik dönemi mimari yapılarında görülen tipik özellikleri ile dikkat çekmektedir. 
14. yüzyıl ortalarında yapılan caminin banisi, Aydınoğlu Beyliğinin Tire emirliğini yapan İsa Beyin kızı, Osmanlı Sultanı Yıldırım Beyazıt ın hanımı Hafsa Sultan dır.Halk anlatımlarına göre, bu Camii Hafsa Hatunun çeyiz parasıyla yapılmıştır.

Caminin,1390-1392 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir. Cami, zaviye, imaret, çeşme, hamam ve kabristanlıktan oluşmaktaydı. Üst örtüleri tamamen yıkılan bu yapıların, minaresi de yıkılma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Caminin güney-doğusunda yer alan hamamın büyük kısmı da toprak altındadır.

 

YAHŞİ BEY CAMİ - TİRE

Aydınoğulları Beyliğine 1426 yılında son veren II.Murat ın kumandanlarından ilk Aydın Sancak Beyi Halil Yahşi Bey tarafından yaptırılmıştır.
1442 tarihli vakfiyesine göre Mevlevi zaviyesi olarak yapılmıştır.Tahtakale çarşısı bu zaviyesinin vakfıdır.
Anadolu da ilk yarım kubbeli zaviyeli cami olarak ün yapan eserin, hareminin doğu ve batısında yer alan semahaneler günümüzde de aynen korunmuştur. Gerek taç kapısı gerek semahane kapıları ağaç oyma tekniğinin en güzel örneklerindendir.Minaresi sonradan yapılarak zaviyeli cami haline getirilmiştir. Renkli çinilerden oluşan minaresi Tire de tek örnektir.Doğudaki imareti bugün ayakta değildir.

 

 

DOĞANBEY CAMİİ –TİRE

İzmir ili Tire ilçesinin Kayalık Mevkii’ndeki tepelerden biri üzerinde bulunan bu cami, Aydınoğulları döneminde 1384 yılında Doğan Bey tarafından yaptırılmıştır. 

Cami duvarları iki sıra tuğla, iki sıra taştan örülmüştür. Ayrıca pencere üstleri ile son cemaat yerinin kemerleri tuğladandır. Kubbenin dış örtüsü ise büyük ölçüde taş levhalarla kaplanmıştır. 

Caminin ibadet mekânı 5.90x6.15 m. ölçüsünde kareye yakın dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânının üzerini örten kubbe trompludur. Trompların içleri dört sıra halinde konsollarla süslü olup, ince şeritlerle hareketli bir görünümdedir. İbadet mekânının doğu ve batı cephelerinde nişler ve bunlardan batıdakinin içerisinde de bir pencere bulunmaktadır. Mihrabı oldukça bezelidir. 

Son cemaat yerine üç basamakla çıkılmaktadır. Son cemaat yeri iki bölüm halinde olup, bu bölümlerden birinin ortasında bir sütunun taşıdığı kemerlerle mihrap eksenine paralel olarak ikiye bölünmüştür. Buradan ibadet mekânına giriş kapısı sivri kemerli olup, her iki yanında küçük birer mihrapçık vardır. 

Cami içerisinden girilen minare doğu cephesindedir. Gövdesi oldukça küçük olduğundan Güdük Minare olarak da tanınmaktadır. Minarenin kaidesi taş ve tuğladan örülmüş, üzerine yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli minare oturtulmuştur. Minare gövdesi tuğlalarla helezonik sıralar halinde hareketlendirilmiştir. Gövdenin üst kısmı sonraki dönemlerde yenilenmiştir.

 

KAZANOĞLU CAMİİ –TİRE

İzmir ili Tire ilçesi, Duatepe Mahallesinde bulunan bu caminin kitabesi bulunmadığından, kaynaklarda da yeterli bilgiye rastlanmamıştır. Bu nedenle yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Kazanoğlu ismi ile tanınan bir kişinin yaptırdığı bu caminin mimari üslubuna dayanılarak XV. yüzyılın ortalarında yapıldığı sanılmaktadır. 

Cami tuğla hatıllı moloz taşlardan yapılmış olup, taş sıraları iki sıra tuğla ile alternatifli olarak örülmüştür. Cami 7.25x7.25 m. ölçüsünde kare planlı olup, üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür. Caminin son cemaat yerinde, doğu ve batı duvarlarında da altlı üstlü ikişer penceresi bulunmaktadır. Mihrap duvarı sağırdır. Yalnızca mihrap üzerinde yuvarlak bir pencere bulunmaktadır. Mihrap yarım daire şeklinde olup, 4.10 m. yüksekliğindedir. Üzeri yağlı boya ile boyanmış olup, stalaktitli olarak sonlanmaktadır. 

Caminin son cemaat yeri duvar uzantılarının arasına iki sütun yerleştirilmiş ve ince uzun dikdörtgen şeklindedir. İki yandan caminin ibadet mekânından dışarıya 2.85 m. kadar kanat şeklinde taşmıştır. Bu bölümlerin üzeri girişte kubbe, onun iki yanında çapraz tonoz, iki uçta da yarım daire şeklinde tonozlarla örtülüdür. 

Caminin ibadet mekânı içerisinden çıkılan minarenin kaidesi son cemaat yerinin batı duvarı ile birleştirilmiştir. Kaide son cemaat yerinin çatısına kadar devam etmekte olup, buradan yuvarlak minare gövdesine geçilmiştir. Minare tek şerefeli olup, tuğladan yapılmış, şerefe altı da stalaktitlidir.

 

LÜTFİ PAŞA CAMİİ –TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde bulunan bu camiyi Sultan I.Selimin damadı, Sadrazam Lütfi Paşa Aydında 1500 lü yıllarda Sancak Beyi olarak bulunduğu sırada yaptırmıştır. Yapım tarihini belirten bir kitabesi bulunmadığından kesin bir tarih ileri sürülememektedir. Yalnızca Lütfi Paşanın 1543 tarihli vakfiyesinde caminin kurşun kubbeli ibadet mekânı olduğu, önünde de beş kubbeli, beş mermer sütunlu son cemaat yerinin yer aldığı yazılıdır. Buna göre cami XVI. yüzyılın ortalarında yapılmıştır. Vakfiyesinden caminin yanında on beş odalı medresesi ile on iki dükkânın bulunduğu da öğrenilmektedir. Lütfi Paşa bu yapı dışında Tirede han, imarethane, şadırvan ve çeşme de yaptırmıştır. 

Klasik Osmanlı mimarisinin tipik örneklerinden birisi olan bu yapı, kesme taştan kare planlıdır. İbadet mekânının üzerini mukarnaslı tromplarla geçiş sağlanan merkezi bir kubbe örtmüştür. Caminin önündeki avludan üç basamaklı bir merdivenle çıkılan son cemaat yeri beş bölümlü olup, altı sütun tarafından taşınmaktadır. Son cemaat yerinin ortasındaki camiye girişi sağlayan kapının önündeki bölüm kurşun kubbeli, diğer bölümler de kiremit örtülüdür. Mihrap yuvarlak bir niş şeklindedir. Caminin pencere kanatları ahşaptan ve kündekâri tekniğinde yapılmıştır. Minber ise ahşaptan olup, geçme tekniğinde bezemelerle kaplıdır. 

Caminin batısında bulunan taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli minareye son cemaat yerinden çıkılmaktadır.

 

 

YENİ CAMİİ –TİRE

İzmir ili Tire ilçesi Kurtuluş Mahallesinde bulunan bu cami, Yeniçeri Kethüdası Behram Paşa tarafından 1589 yılında yaptırılmıştır. Cami, medrese, dükkânlar, Bimarhane ve şadırvandan oluşan bir külliye şeklinde yapılmıştır. Yapı topluluğunun medresesi ile hastanesi 1914 yılında yanmış, günümüze yalnızca cami ile dükkânlar gelebilmiştir. Vakıf ve arşiv kayıtlarından caminin 1665, 1887 ve 1961 yılında onarıldığı anlaşılmaktadır. 

Cami kesme taştan kare planlı bir yapı olup, Tiredeki ulu camiden sonra ibadet mekânı en geniş olan camidir. İbadet mekânını örten kubbe mukarnaslarla ve Türk üçgenleri ile sağlanmıştır. Ayrıca dıştan kurşunla kaplı olan kubbe payandalarla desteklenmiştir. Caminin önünde dört sütunun taşıdığı, üzerleri kubbeli üç bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Mihrap ve minberi mermerden olup, XVI. yüzyıl üslubunu yansıtan motiflerle bezenmiştir. İç kısmındaki kadınlar mahfili sütunlar üzerinde ahşaptandır. 

Caminin içerisindeki bezemelerinin 1597 yılında Kasımpaşalı Osman tarafından yaptırıldığı, son cemaat yerindeki sütun bileziklerinden birisi üzerindeki yazıdan anlaşılmaktadır. 

Caminin kuzeybatısında bulunan minaresi XX. yüzyılda yıldırım düşmesi nedeni ile zarar görmüş ve 1961 yılında onarılmıştır. Minare kesme taş kaide üzerinde, kesme taştan yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir. 

Camiyi yaptıran Yeniçeri Kethüdası Behram Ağanın mezarı Mısırda İmam-ı Şafi’nin yanındadır.

 

ULU CAMİİ – TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelemediğinden yapım tarihi konusunda kesin bilgi bulunmamaktadır. Bununla beraber Aydınoğlu Cüneyt Bey zamanında, XV. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Halk arasındaki söylentiye göre de kiliseden camiye çevrilmiştir. Ancak yapıda bunu belirtecek bir mimari parçaya rastlanmamıştır. 

Evliya Çelebiden öğrenildiğine göre, Birgili Derviş Ağa tarafından onarılmış, kubbesi kurşunla kaplanmıştır. Evliya Çelebi den öğrenildiğine göre, caminin 1677 de yapılan onarım kitabesi: 

İnayet irdi çün min indi Bâri 
İdüp tamirini bir Pirî fâni 
Ana Derviş Ağa hemnam olupdur 
Bilâd içinde Bikri hem mekânı 
Duası düştü şeyhin ana tarih 
Ana tamir iden emri ilâhi 
1088 (1677).

Kesme taştan yapılmış olan dikdörtgen planlı caminin ibadet mekânı oldukça geniştir. Bu yüzden de Ulu Cami olarak isimlendirilmiştir. İbadet mekânı mihraba dik, her sırada dörder tane olmak üzere on altı yığma ayakla beş sahna ayrılmıştır. Caminin önündeki son cemaat yerine altı basamakla avludan çıkılmaktadır. Son cemaat yeri onarımlar nedeni ile özgünlüğünden büyük ölçüde uzaklaşmıştır. 

Caminin kuzeydoğusunda bulunan minareye son cemaat yerinden çıkılmaktadır. Taş kaide üzerinde yuvarlak gövdesi zencerek motifleri ile bezeli olup, tek şerefelidir. Minarenin değişik zamanlarda geçirdiği onarımlar nedeni ile bu bezemeler bozulmuştur. 

Evliya Çelebiye göre, caminin avlusunun dört tarafında medresenin hücreleri bulunuyordu.

 

KARA HASAN CAMİİ- TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde bulunan bu cami XV. yüzyılın ilk yarısında Aydınoğullarından İbrahim Bahadır Beyin oğlu Kara Hasan Bey tarafından yaptırılmıştır. Yanında bulunan medresesi yıkılmış ve günümüze gelememiştir. 

Günümüze gelebilen cami orijinal olmayıp, eski temelleri üzerine yeniden yaptırılmıştır. Orijinal olarak yalnızca ahşap kapı kanatları ile yivli minaresi gelebilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

YOĞURTLUOĞLU CAMİİ- TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde, Turan Mahallesi, Beyler Deresi semtinde bulunan bu caminin yapım tarihini ve banisini belirten kitabesi günümüze gelememiştir. Vakıf kayıtlarında da vakfiyesine rastlanmayan bu caminin XV. yüzyılda Yoğurtluoğlu Mehmet Bey tarafından yapıldığı sanılmaktadır. Halk arasında Yavukluoğlu Camisi olarak anılan bu caminin doğusunda muvakkithane, doğu ve batısında medrese odaları, kuzeyinde de rasathanesi bulunmaktadır. Hamamından hiçbir iz günümüze gelememiştir. 

Cami yakın tarihe kadar harap bir halde iken, restore edilmiş ve 2005 yılında törenle ibadete açılmıştır. Cami bu restorasyon sırasında kısmen de olsa orijinalliğinden uzaklaşmıştır. 

Cami kesme taştan 10.50x10.50 m. ölçüsünde kare planlı olup, üzeri tromplu ve on ikigen kasnaklı bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbe dışarıdan köşe kuleleri ile desteklenmiştir. Caminin önündeki son cemaat yeri altı yuvarlak sütunun yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlanması ile beş bölüm halindedir. Bunlardan ortadaki kubbe diğerlerinden daha yüksek ve daha da geniştir. 

Giriş kapısı mermer söveli olup, yuvarlak kemerlidir. Taş ve tuğladan bezeme ile görkemli bir konuma getirilmiştir. Mihrap ve minber mermerden olup restorasyon sırasında buraya yerleştirilmiştir. Caminin yanındaki minare taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir.

 

MOLLA ARAP CAMİİ -TİRE

İzmir ili Tire ilçesinin 5 km. kuzeybatısında, Yahşi Bey Ovasında bulunan bu camiyi Sultan II. Beyazıtın Molla Arap unvanlı Şeyhülislamı Zeynüddin Ali h.897 (1492) yılında yaptırmıştır. Caminin yanında bulunan medresesi, çarşısı ve hamamından günümüze herhangi bir iz gelememiştir.
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bu camiden …kargir bina ve kubbe-i Ranaları serapa kurşunludur. diye söz etmiştir. 

Günümüzde harap bir halde bulunan bu caminin kalıntılarından kare planlı, üzeri kubbeli olduğu ve medrese avlusuna açıldığı anlaşılmaktadır. Moloz taştan ve tuğladan yapılmış olan caminin ibadet mekânı 7.15x715 m. ölçüsündedir. Üzerinin Türk üçgenleri ile taşınan kasnaklı bir kubbe ile örtülü olduğu kalıntılarından anlaşılmaktadır. Caminin önünde dört sütunun yuvarlak kemerlerle birbirine bağlandığı üç kubbeli bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Bu sütunlar günümüze gelememiştir. İbadet mekânı ile ilgili olarak yeterli bilgi bulunmamaktadır.
Son cemaat yerinin sağında bulunan minare kare kaideli olup, yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli olduğu sanılmaktadır. Şerefe altı üç sıra stalaktitle bezenmiştir.

 

 

 

 

 

RUM MEHMET PAŞA CAMİİ –TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde bulunan bu cami, giriş kapısı üzerindeki kitabesinin ebcet hesabına göre h.876 (1472) yılında Rum Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. 

Caminin yapımında moloz taş ve tuğla kullanılmış olup, kare planlı ve üzeri pandantifli 7.30 m. çapında bir kubbe ile örtülüdür. Tire camileri arasında en küçük ölçüdeki yapıdır. Kuzey yönünden içerisine girilen ibadet mekânında dikkati çeken bir özellik görülmemektedir. Caminin son cemaat yeri iki köşede taş paye, bunların arasında iki sütundan oluşan üç bölüm halindedir. Bunlardan ortadaki bölüm daha dar beşik tonozla, iki yandakiler de daha geniş tonozlarla örtülüdür. 

İbadet mekânı iki sıra halinde ikişer pencere ile aydınlatılmıştır. Bunlardan alt sıradakiler dikdörtgen çerçeve içerisine alınmış, sağır aynalıkları bulunan pencerelerdir. Mihrap mukarnaslı olup, oldukça yüksektir. Caminin kapı kanatları ve pencere kanatlarından dördü orijinaldir. 

İbadet mekânından girilen tek şerefeli minare renkli tuğla ile kesme taş kaide üzerine adeta kilim desenlerini andıracak biçimdedir. 

Rum Mehmet Paşanın İstanbulda da yaptırdığı bir külliye bulunmaktadır.

 

 

 

YALINAYAK CAMİİ – TİRE

İzmir ili Tire ilçesinde bulunan bu cami Hasan Çavuş isimli bir kişi tarafından yaptırılmıştır. Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber yapı üslubundan ve vakfiyesinden XVI. yüzyılın ortalarında yapıldığı sanılmaktadır. Caminin yanındaki medresesi yıkılmış, hamam ve muvakkithane günümüze gelebilmiştir. 

Cami kesme taştan kareye yakın dikdörtgen planlı olup, üzeri pandantifli merkezi bir kubbe ile örtülmüştür. İbadet mekânında mihrap yuvarlak bir niş şeklindedir. Cami içerisinde XIX. yüzyıla ait kalem işleri bulunmaktadır. Önündeki son cemaat yeri altı sütunun yuvarlak kemerlerle birbirine bağlandığı beş bölüm halindedir. Son cemaat yeri kalem işleri ile bezelidir.

Caminin batısında yer alan minare taş kaide üzerine, yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir.

 

 

 

YENİCEKÖY CAMİİ – TİRE

İzmir, Tire ilçesi Yeniceköy semtinde bulunan bu cami Hamza Ağa tarafından 1684 yılında yaptırılmıştır. Cami ile birlikte medrese, han, hamam, dergâh, sıbyan mektebi ve imaret gibi yapıların eklendiği kaynaklardan öğrenilmektedir.Vakıf kayıtlarından caminin bulunduğu yer Tabak Sinan Mahallesi görünürken, Yeniceköy caminin bulunduğu arsa üzerinde AHİ TABAK SİNAN mescidi bulunmakta imiş.Harap hale gelen mescid Hamza Ağa tarafından yıktırılıp temelden yeniden yaptırmıştır.
Cami; Yeni Cami, Yalınayak Camileriyle benzer özellikler taşır.Cami 1897 yılında esaslı bir onarım geçirmiştir.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Tire Tarihi(5368)

Camilerin Toplum ve İnsana Katkıları (5359)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!