Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Medya ve Kitle İletişim Araçları
www.arsivbelge.com
Medya ve Kitle İletişim Araçları dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Medya ve Kitle İletişim Araçları başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Medya ve Kitle İletişim Araçları Hakkında Bilgi

Medya ürünleri ve endüstrisi dediğimizde gazete, kitap, dergi, film, fotoğraf, İlan tahtası, radyo, televizyon, video, kaset, bilgisayar, CD, internet vb. her geçen gün çeşitlenen tür ve sayıda iletişim aracını ve işlevini düşünmemiz gerekir.
Kitle iletişim araçlarının gelişim seyrine bakıldığında şöyle bir sıralama ile karşılaşırız:

Gazete; Gutenberg’in hareketli harfleri kullanan baskı makinesini 15. yüzyılın ortalarında icat etmesinden yaklaşık 150 yıl sonra ilk gazeteler ortaya çıkmaya başlamıştır. İlk gazete olarak kabul edilen Avisa’nın Strazburg’da1609 yılında yayınlanmasından bir yüzyıl sonra ilk günlük gazete İngiltere’de 1702 yılında The Daily Courant adıyla yayınlanmıştır.
Gazetecilikte haber en önemli kavramdır. Haberciliğin gelişmesinde S. Morse’un 1837 yılında icat ettiği telgraf önemli bir rol oynamıştır. Haberlerin hızlı iletiminde telgrafın sağladığı kolaylık, haber ajanslarının kurulmasına yol açtır. Böylelikle gazetelerle haber ajansları arasındaki sıkı ve vazgeçilmez ilişki başlamıştır. Bu ilişki haber ajanslarının kısa sürede haber tekeli oluşumlarına yol açmıştır. Öte yandan fotoğrafçılıktaki gelişmeler, gazetelerde görsel malzeme kullanımını artırmıştır.
Gazetecilik bir yandan halkın kamusal olaylar hakkında bilgilendirilmesi ve kamusal işlere katılması bakımından kamusal bir hizmet olarak görürken aynı zamanda önemli ticari bir faaliyettir. Gazete sahipliği ile gazetenin editöryal düzeni arasında hassas bir denge vardır. Gazete sahibi gazetesini kendi şahsi çıkarları için değil kamunun çıkarları için kullanmalıdır.
Yeni bir iletişim teknolojisi olarak internet, gazeteciliği birçok bakımlardan etkilemiş ve 1990’lı yıllarda on-line gazetecilik kavramının ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bugün mevcut gazetelerin on-line versiyonlarının yanı sıra sadece internette yayınlanan on-line gazeteler de bulunmaktadır. Ancak gazetecilik, tıpkı televizyon gazeteciliği kavramının gösterdiği gibi, haber verme temel işlevi bağlamında bu yeni teknoloji ile de işbirliği içinde varlığını sürdürecektir.

Fotoğraf ve Sinema; Kronolojik olarak gazeteden sonra gelen fotoğraf ve sinema, birer sanat dalı olmalarının yanı sıra aynı zamanda birer kitle iletişim aracıdırlar. Gazetede fotoğraf, bazen haberin tamamlayıcı öğesi olmanın da ötesinde asli bir unsur haline gelebilmektedir. Fotoğrafın kitlesel özelliği sadece gazete ile sınırlı değildir. Sokak reklamlarında ve kartpostallarda fotoğraf, görsel anlatım gücüyle kitlelere mesaj ulaştırmada etki bir şekilde kullanılmıştır.
Sinema ise insanın fizyolojik bir zaafından yararlanır. Saniyenin yaklaşık 1/25’inden kısa sürelerdeki görüntüleri insan beyni algılamaz. Bu nedenle bir saniyede 25 değişik görüntü gösterilirse insan bu görüntüleri hareket ediyormuş gibi algılar. Bu zaaf reklamcılıkta ise “eşik altı algı” tekniği olarak istismar edici bir reklam yöntemine yol açmıştır. 25 film karesinden bir tanesine reklamını yaptığınız malın görüntüsünü yerleştirdiğinizde, algılanmayan görüntü sonradan bu mala bilinçaltı bir şekilde yönelmeyi sağlayacaktır. Gerek klasik sinema filmi (şeridi) gerekse de elektronik görüntü formatları (video, vcd, dvd vb.)  yani hareketli görüntü artık görsel bir kültürün egemenliğini gündeme getirmiştir.

Radyo; Radyonun ilk olarak Macaristan’da 19. yüzyıl sonlarında Budapest Registar adıyla telefonlu (kablolu) radyo olarak ortaya çıktığını görüyoruz. Kişisel iletişim aracı olarak tasarlanan telefon o zamanlar müzik ve haber yayını için de kullanılmış, bir santrale bağlanan telefon sahipleri ortak yayınları dinleyebilmişlerdir. Ama gerçek anlamda ilk radyo yayını 1920 yılında ABD’de gerçekleştirilmiştir. Türkiye’de il radyo vericileri 1927 yılında Ankara ve İstanbul’da faaliyete geçmiştir.

Televizyon; Televizyonun babası olarak tanınan Paul Nipkow 1884 yılında resim tarama makinesi yaparak bu taranmış resmin telgraf hatlarından iletilmesini tasarlamıştı. Bugünkü televizyon kamerasının ilk halini ise ionoscope adıyla 1923 yılında Vladimir Zworkin yapmıştı.
İlk televizyon yayını da 1936 yılında BBC tarafından yapılmıştır.
Türkiye’de 1958 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından deneme amaçlı başlatılan televizyon yayınları, 1968 yılında Ankara’da TRT tarafından düzenli olarak gerçekleştirilmiştir. 1994 yılında RTÜK kanunu ile birlikte “özel” televizyon yayıncılığı gündeme gelmiştir.

İnternet ve Yeni Medya; Geleneksel medyanın dışında, CD, VCD, DVD, Interaktif CD, GSM-WAP-GPRS, Internet gibi tümüyle dijital teknolojiyle üretilen ve içeriği üretenle tüketen arasında farklı bir ilişkiyi tanımlayan medyaya yeni medya diyoruz. Bilgisayar oyunlarından dev veri tabanlarına, giderek sanal mağazalara kadar yeni bir kültürel alan yaratan bu medya türlerinden, tümünün tipik özelliklerini kapsayan interneti bakacak olursak: ENIAC adındaki ilk bilgisayarın askeri amaçlarla 1946 yılında geliştirilmesiyle dijtal çağ başlamış oldu.
Bilgisayarların yine askeri amaçlı kendi aralarında iletişmelerini sağlamak için 1960’larda geliştirilen iletişim protokolü ARPANET adlı askeri proje ağının doğmasına neden oldu. Bunun ardında standartlaşan TCP/IP protokolü verilerin paketler halinde güvenli ve hızlı olarak ağlar üzerinden iletilmesini sağladı ve Arpanet’e üniversitelerin de katılımıyla internet ortaya çıktı.
Ağa bağlı her bilgisayarın numarası (IP number) üzerine dayanan adresleme sistemi, DNS (Domain Name System) ile insanların kolaylıkla kullanabileceği adresleme sistemine dönüştürüldü ve (.com, .edu, .net) gibi domain adları saptandı. Web en yaygın internet hizmeti olarak hızla gelişirken e-posta, irc (Chat), ftp gibi diğer hizmetlerde gündeme geldi. 1990’ların sonuna gelindiğinde “ağların ağı” tanımlamasına uygun devasa bir ağ iletişimi ve bu ağ üzerinde yeni bir kültürel ortam ortaya çıktı.
Türkiye’de ilk kez ODTÜ-TÜBİTAK işbirliği ile 1993 yılında ABD üzerinden internete erişildi. Bugün kamusal ağı Türk Telekom (TTNET) işletirken, akademik kuruluşların bağlantısı içinde ULAKNET kurmuştur.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Geçmişten Günümüze İletişim Araçları - Ayrıntılı(5404)

İletişim Kuramları (Modelleri)(5401)

İletişim Araçları(5400)

Eski ve Yeni Çağda İletişim(5388)

Sosyal Medya Uzmanı (10 Adımda)(5372)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!